25 Mart 2015 Çarşamba

Dirseklerdeki Ağrı


Tenisçi dirseği, dirseğin hariç tarafındaki kemik çıkıntıda ağrı ve hassasiyetle karakterize bir hastalıktır.



Dirsek eklemi kolun üst kısmındaki humerus adındaki kemikle kolun alt kıs*mındaki ulna adlı kemik arasında yer alır. Humerus kemiğinin alt kısmındaki kemik çıkıntılara epikondil adı verilmektedir. Dıştakine lateral epikondil diyoruz ve buna bazı önkol kaslarının kirişleri yapışır.Tenisçi dirseği elin ve bileğin düzgün tutulması ve kaldırılmasını verici önkol kaslarının çok kullanılmasından kaynaklanan bir şeydir. Bu kaslar aşırı kullanıldıklarında kirişler tekrarlayıcı bir biçimde tutundukları nokta olan lateral epikondili çekerler. sonuç olarak kirişlerde reaksiyon ve ödem oluşur. Kirişlerdeki tekrarlayan küçük yırtıklar ağrı oluşturur. Tenisçi dirseğine neden olan aktiviteler tenis ve öteki raket sporları, marangozluk, makine işleri, uzun süre klavye ile yazı yazmak ve örgü örmektir.Tenisçi dirseğinin belirtileri şöyle sıralanabilir:Dirseğin hariç tarafında ağrı ve hassasiyet

Eli ve bileği düzeltme yada kaldırma sırasında ağrı

Ağır cisim kaldırırken ağrının çoğalması

Eli yumruk yaparken, el sıkma esnasında, bir cismi kavrarken ve ya kapı kol*larını çevirirken ağrı

Dirsekten önkola ve ya üst kola yayılan ağrı


dirsek ağrı


Tenisçi Dirseği hastalığı Tedavisi


Ağrı geçene kadar dirseğe 2-üç gün süreyle 3-4 saatte bir 20-30 dakika buz uygulanır.

Tenisçi dirseği için oluşmuş hususi bir dirseklik verilmektedir. Bu dirseklik dirseğin altından önkolu sarar ve önkol kaslarının ağrılı epikondili çekmelerini tedbir*eye destekçi olur.

Ağrı kesici, yangı önleyici ilaçlar verilmektedir.

Fizik tedavi ve düzenli egzersiz programı ciddi yarar sağlar.

Lateral epikondil çevresine kortizon enjeksiyonu fayda sağlayabilir.

şiddetli olgularda cerrahi tedavi gerekmektedir.

Belirtiler düzelene kadar tenisten ve öteki raket sporlarından ve dirseğin yine*layan hareketlerine neden olan aktivitelerden irak durulmalıdır. Cisimleri kaldırırken lateral epikondili fazla kullanmaktan kaçınmak için avuç yukarıya dönük olmalıdır.

Belirtiler tedavi başladıktan sonra 1-2 hafta arasında geriler. fakat bu zaman arasında durumu kötüleştirecek fiziksel aktivitelerden uzak durulmalıdır.


Kaynak: Dirseklerdeki Ağrı






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/dirseklerdeki-agri/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Radyoloji nedir?


Röntgen filmlerinin çekimi için, hususi olarak oluşturulmuş odalar içine monte edilmiş röntgen ışını sağlayan cihazlar gerekebilir. Hastanın yatırılacağı masa, çekilecek filmin şekline göre değişiklik arz edebilir.



Alm. Radiologie (f), Fr. Radiologie (f), ing. Radiology. Röntgen ışınlarından istifade ederek bedenin iç organlarındaki hastalıkların teşhisi ve röntgen, gamma gibi başka iyonize radyasyon metodları ile bu hastalıkların tedâvisi ile de uğraşan tıp ilminin bir dalı. Radyoloji iki ana bölümde ele alınır. Birincisi tanı radyolojisi, ikincisi tedâvi radyolojisi, yâni radyoterapidir.

Röntgen ışınları, 1895 yılında Wilhelm Conrad Röntgen tarafından bulunmuştur (Bkz. Röntgen ışınları). Röntgen ve ya X ışınlarının bulunmasından 20 yıl sonra uygulamada çok aşırı değişik metodlar bulunmuştur. Meselâ; 1912 yılında kimografi tekniği (iç organların hareketinin incelenmesi), 1930 yılında pyelografi yada urografi tekniği (idrar yollarının filminin çekilmesi), 1939 yılında radyoizotoplar, 1947 yılında ise betatron ve radyoaktif kobalt bulunmuştur.


rayoloji nedir


Tatbikatta röntgen ışınları yumuşak ve sert olarak ikiye ayrılır. Yumuşak x ışınlarının frekansı düşük, dalga boyu uzundur. sert x ışınlarının ise dalga boyu kısa, frekansı yüksektir. Sertliğinin çok olması x ışınlarının en büyük özelliği olup, cisimlerin içine girebilme özelliği ile doğru orantılıdır. içinden geçtikleri cismin atom ağırlığının artarak çoğalması, x ışınlarının bu özelliğini azaltır. x ışınları atom ağırlığı fazla olmayan kalın maddelerin içinden çok pratik geçebilirler.


Vücutta maksimum kemikteki kalsiyum, en az da hava, x ışınını absorbe eder (emer). Kan, kas ve yağ dokusu bu ikisinin arasında yer alır. ihtivâ ettikleri kalsiyum miktarı fazla olan kemikler, filmde en ince ayrıntılarına kadar net şekilde görünür. Meselâ kemiklerdeki çatlaklar kolaylıkla röntgen filminde tespit edilirler. Akciğerlerdeki herhangi bir anormal hâdise, lezyon (meselâ bir apse), içindeki hava itibariyle siyah-beyaz görüntü biçiminde kolaylıkla tespit edilirler. Barsak tıkanmalarında da gaz-mt.iyi seviyesi, siyah-beyaz görüntü vererek, barsağın şiş ve tıkanık halkalarını ortaya çıkarır.


Röntgen filmlerinin çekimi için, hususi olarak oluşturulmuş odalar içine monte edilmiş röntgen ışını sağlayan cihazlar gerekebilir. Hastanın yatırılacağı masa, çekilecek filmin şekline göre değişiklik arz edebilir. Röntgen ışınlarının tespiti normal fotoğraf çekimi şeklindedir. Asetat selüloz üzerine yayılan gümüş bileşiği eriyiği, röntgen ışınlarına duyarlıdır. Film banyodan sonra incelemeye hazır vaziyete gelir. Röntgen ışınları vücûdun kalın kemikli kısımlarında yansıma yaparak filmde istenmeyen gölgeler meydana getirir. Bu gölgelenmeleri önlemek için yansıyan ışınları yutan kurşun şeritlerden yapılmış elek levhalar kullanılır. Bu elekler, röntgen tüpü ile gövde içinde yer alır. bedenin kafa ve kalça gibi kısımlarında üç boyutlu görüntü elde etmek için, röntgen tüpüne iki konumdan tespit yaptırılır. Bu işlerin yapılabilmesi için röntgen cihazının tereoskopik film çekme düzenine sâhip olması lâzımdır. Röntgen şuâları, yoğunluğu farklı dokulara göre filmde iz bırakır. Az iz bırakan organlara dışardan hususi maddeler verilerek sun’î şekilde yoğunlaştırılır. Meselâ, metresideyi görünür hâle getirebilmek için baryum sülfat eriyiği; kalın barsak filmi için baryum sülfatın reçine ile karışmış eriyiği; dolaşım sistemiyle kılcal bölgelerin filmi için iyotlu tabii bileşikler; omurilik ve bronşların filmi için de iyotlu natürel yağ ya da etiliyodofenil undesilat eriyiği kullanılır. bu gibi maddelere radyoopak madde ismi verilmekte. Bu maddelerle yapılan röntgen tetkik yolları, tatbik edildiği sahaya göre değişik isimler alır. Meselâ; miyelografi (omurilik filmi çekme tekniği), angiorafi (damar filmi), kolesistografi (safrakesesi filmi), urografi yahut piyelografi (böbrek ve idrar yöntemleri filmi) gibi. Piyelografi ve anjiyografi, yerlerini hareketli sinema filmlerine benzer röntgen filmlerine terk etmeye başlamıştır.


Röntgen filmleri, oldukça çok hastalığın teşhisinde epey bir önem taşımaktadır. Hattâ bâzı pozisyonlarda sâdece röntgen filmleriyle kesin teşhis konabilmektedir. Kırıklar, çıkıklar, akciğer apsesi, mide delinmesi, barsak tıkanması bunlardan sâdece birkaçıdır. Röntgen film ve tekniklerinin teşhis ve tedâvideki öneminden ötürü radyoloji bir ihtisas dalı hâline gelmiştir. Bu dalda ihtisas yapmış olan hekimlere, radyolog denmektedir.


Röntgen ışınlarının tıptaki bir uygulaması da radyoskopidir. kamu içinde “ayna” olarak da isimlendirilen bu teknikte; röntgen ışınları neşreden bir kaynakla floresan bir ekran içinde bulunan bir insanın herhangi bir organının var ekranda (fluoroskopi ve ya radyoskopiyle) direkt doğruya tetkiki söz konusudur.


Kaynak: Radyoloji nedir?






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/radyoloji-nedir/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Röntgen filmi

Röntgen filmi icadından önceki hali:


Röntgen cihazı buluş edilmeden öncelikle, doktorlar kemikte kırık olup ol*madığı, vücudun bir ya da birden bire çok ye*rinde görülen nüzul, şişkinlik, ağrı gibi nedenlere bakarak anlamaya çalışırlardı. çatlak, çıkık bu gibi gözle görülmeyen sorunlarda kendi bilgi ve tecrübelerine dayanarak el yordamıyla tedavi etmeye çalışlardı. Buda aşırı sağlıklı bir yöntem değildi ancak eldeki imkanlarla fakat bu kadar oluyordu.


rötgen

Röntgen icadından sonra günümüzdeki hali:


Röntgenin bulunmuş olması ile beraber tıp konusunda büyük değişimler oldu. artık röntgen filmine bakıp vücudumuzda nerde kırık nerde çıkık mevcut daha iyi tetkik etmekte beraber kırığın çeşidi büyüklüğü, çatlak varsa ne derece bir çatlak olduğunu görerek daha kesin teşhis konmakta. Daha sağlıklı bir teşhisle hasta tedavi edilmekte.


Kaynak: Röntgen filmi






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/rontgen-filmi/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

KOAH nedir, engellenebilir mi?

KOAH bir akciğer hastalığıdır.


Hava alternatifleri akciğerlere hava taşır. Hava yöntemleri bir ağacın dalları benzeri uca doğru gittikçe küçülür. Her bir ince dalın sonunda minik baloncuklara benzer çok fazla sayıda hava kesesi vardır.

S ağlıklı şahıslarda tüm hava yolları açık ve temizdir. Her bir minik hava kesesi havayla dolar. Daha sonra hava çabucak dışarı menfaat.


Sizde KOAH varsa, akciğerlerinizde sıkıntı mevcut anlamına gelir.

Hava yollarının içi daralır. Daha az hava girer, nedeni ise;

Hava yollarının duvarları kalınlaşır ve şişer

Etrafındaki küçük kaslar hava yollarını sıkıştırır

Hava yollarında öksürükle çıkardığınız balgam oluşur

Minik hava keseleri boşalamaz ve akciğerlerinizi çok aşırı doluymuş bunun gibi hissedersiniz

Doktorunuz akciğerinizle ilgili sorunlarınızı anlamanıza yardım edebilir.

doktorlar, KOAH\` ı iyileştiremezler fakat şikayetlerinizin azalmasına destekçi olabilir ve akciğerinizdeki zedelenmeyi yavaşlatabilirler.

Doktorunuzun dediklerini yaparsanız;


nefes darlığınızın azaldığını hissedeceksiniz

Daha az öksüreceksiniz

Daha güçlü olacaksınız ve daha sorunsuzca gezebileceksiniz

Kendinizi daha iyi hissedeceksiniz

Siz ve aileniz KOAH\` a karşı neler yapabilirsiniz?

Sigarayı bırakın

bütün ilaçlarınızı doktorunuzun söylediği biçimde kullanın. Yılda en az iki defa umumi kontrol için doktorunuza gidin. Grip aşısı olup olamıyacağınızı sorun.

soluk alıp vermeniz kötüleştiğinde, derhal hastaneye yahut doktora gidin

Evin havasını temiz tutun. nefes alıp vermenizi zorlaştıran duman benzeri şeylerden uzak durun.

Vücudunuzu dinç tutun. Yürüyün düzenli egzersiz yapın ve sıhhatli gıdalar yiyin.

KOAH \` ınız ağır ise, nefesinizden olabildiğince yararlanın. Evde hayatı mümkün olduğunca kolaylaştırın.


Kaynak: KOAH nedir?






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/koah-nedir-engellenebilir-mi/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Nefes darlığı neden ve belirtileri

Nefes darlığı nedir?


Tıp dilinde dispne denilen nefes darlığı, hastanın nefes alıp vermede zorlanması halidir. soluk darlığı, hastalık olmaktan ziyade bir hastalığın belirtisi olabilir.


Nefes darlığı nedenleri:


nefes darlığına yorucu fiziksel aktiviteler sonucu metabolizma hızının çoğalması neden olabilmektedir. Bu tür soluk darlığı geçici ve normaldir. nefes darlığına sebep olabilecek asıl önemli sorun ise solunum yada dolaşım sisteminde, solunum ve dolaşımı yeterince karşılayamayacak şekilde arıza olmasıdır. soluk darlığına sebep olan başlıca hastalıklar astım, bronşit, zatürre, akciğer kanseri, kansızlık, zehirlenme, şişmanlık, yürek yetmezliği bunun gibi türlü yürek hastalıklar vb. olarak sayılabilir.


nefesdarlığı


Soluk darlığı belirtileri:


Spor yaptıktan, koştuktan yahut yorucu bir meslek yaptıktan sonra nefes alış verişinin ve kalp atışının hızlanması sonucu görülen geçici nefes darlığı normal kabul edilmektedir. fakat, istirahat halindeyken bile nefes alıp vermede zorluk çekiliyorsa bu soluk darlığına neden olan bir hastalığın belirtisi olabilmekte. gerçekte, soluk darlığı kısmen göreceli bir konudur ve bazen psikolojik soluk darlığı denilen ve hasta aşırı devinim yapmamış olmasına ve herhangi bir sağlık problemi da bulunmamasına karşın nefes darlığı çektiğini söyleyebilir.


Nefes darlığı tedavisi:


nefes darlığı tedavisi için evvela soluk darlığının sebepleri belirlenmelidir. Bunun için fiziksel muayene, EKG ve türlü testler yapmak gerekmektedir. kesin tanı konulduktan sonra soluk darlığına neden olan hastalık tedavi edilmeye çalışılır.

Astım yahut bronşit bu gibi hastalıklardan kaynaklanan nefes darlığına karşı bronşları gevşetici ilaçlar verilebilir. Kansızlıktan kaynaklanan soluk darlığı için ise kansızlığın tedavisine çalışılır. öteki rahatsızlıklar için de uygun tedaviler yapılır.

Bu arada, soluk darlığından şikayet edenlerin sigarayı muhakkak bırakmaları, ağır yemekleri de terk etmeleri gerekir. soluk darlığının nedenleri astım,bronşit, kalp hastalıkları, zatürre bunun gibi önemli hastalıklar olabildiği için, soluk darlığının nedeni ve tedavisi için doktora başvurmayı ihmal etmemek gerekir.


Kaynak: Nefes darlığı






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/3046/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Göğüs Ağrıları hafife alınacak bir sorun değil

Göğüs Ağrısı çeşitleri


gene de göğüs ağrısı sebeplerinin büyük çoğunluğu kaburga eklemlerine dayanarak kırıkların ve çatlamaların, omuz, bilek ve kola bağlı rahatsızlıkların, adale devinimlerinin oluşturduğu hafif şikayetler şekilde öngörülebilir. Bir öteki göğüs ağrısı kaynağı da psikolojik rahatsızlıklardır. özellikle panik atak hastalarının en çok gözlemlenen şikayetleri de göğüs ağrıları üzerinedir.


Göğüs Ağrısı Belirtileri


göğüs hastalıkları Enfeksiyon hastalıklarının sebep bulunduğu göğüs ağrılarına, ateş nöbetleri, öksürük, balgam gibi faktörler eşlik eder. Ağrı akut niteliktedir ve derin soluklarla göğüs ağrısı şiddetlenir. Akciğer damarlarına bağlı kan pıhtısı tıkanıklıkları da enfeksiyonların sebep olduğu ağrılarla aynı niteliktedir. fakat akciğer kanserinde bu ağrı akut olarak değil adım adım başlar. ancak ve lakin tümör hücresi yayılımını arttırdığında ağrılar şiddetlenir. kalp temelli damar hastalıkları da özellikle fiziksel eforun sonucu olarak göğüs ağrısını hissettirir. Sol kola ve parmaklara, boyun ve çeneye kadarki bölgeye yayılım işaret eden bu ağrı eğer mide bulantısı, kusma ve sık terleme eşliğinde devam ediyorsa acil tedavi kaçınılmazdır.


Kaynak: Göğüs hastalıklarını hafife almayın






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/gogus-agrilari-hafife-alinacak-bir-sorun-degil/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Kabakulak aşısı ve öneriler


Hastalık yapan 3 virüsün zayıflatılması ve hastalık yapıcı etkilerinin ortadan kaldırılması yoluyla geliştirilen üçlü kızamık,kızamıkçık ve kabakulak karma aşısı, yıllardır bütün dünyada korkmadan kullanılıyor.



Kabakulak,damlacık enfeksiyonu ile kişiden insana bulaşmakta ve ateş,baş ağrısı,kulak ağrısı biçiminde belirtiler sağlayan ve kulak memesi hizasında yanaklarda tek yada çift taraflı şişliğe neden olan tükürük bezlerinin iltihabıdır. Hastalık yapan kabakulak virüsü,vücuda girdikten sonra kan yoluyla yayılmakta ve bununla birlikte pankreasın iltihaplanmasına ,beyin ve omuriliği saran zarların iltihaplanmasına (menenjit) ,erkek ve hanımlarda yumurtalıkları iltihaplanmalarına da neden olabilmekte ve sağırlık,kısırlık bunun gibi kalıcı hasarlara yol açabilmektedir.


kabakulak


Kabakulak Aşısı


Hastalık yapan bu 3 virüsün zayıflatılması ve hastalık yapıcı etkilerinin ortadan kaldırılması yoluyla geliştirilen üçlü kızamık,kızamıkçık ve kabakulak karma aşısı,yıllardır bütün dünyada korkmadan kullanılıyor.


Bebekler anne karnındayken annenin bu hastalıklara karşı oluşturduğu bağışıklık cisimciklerini ( antikorlar) almakta ve bu şekilde hayatımızın ilk aylarında organik şekilde korunmaktadırlar. fakat,anneden geçen bu antikorların yavaş yavaş ortadan kalkması itibariyle bebekler 9. Aydan itibaren korunmasız olarak kalabilmektedir. Bu nedenle bütün bebeklerin 9. Aydan itibaren daima bir doz kızamık aşısı almaları gerekmektedir. Kızamık,kızamıkçık ve kabakulak karma aşısı,şayet bebeğe 9. Ayda kızamık aşısı yapılmadıysa 12. Aydan itibaren uygulanmalıdır. fakat 9. Ayda kızamık aşısı uygulanmışsa kızamık,kızamıkçık ve kabakulak karma aşısının yapılma zamanı 15. Ay olmalıdır. Kızamık. Kızamıkçık ve kabakulak karma aşısı olan bebeklerde ,nadiren aşıdan 5 ile 12 gün sonra hafif ateş ve bazı hafif deri döküntüleri olmakta ve bu belirtiler tedaviye gerek kalmadan 1-2 günde kendiliğinden iyileşmektedir. Bu bebeklere doktor tavsiyesiyle bir iki gün süreyle ateş düşürücü şurup ya da fitil verilebilir . Kızamık. Kızamıkçık ve kabakulak karma aşısı ,bu hastalıklardan herhangi birtanesini geçirmemiş erişkinlere de uygulanabilir. Aşı yapılacak kişinin mesela önceden kabakulak geçirmiş olması,bu üçlü karma aşının yapılmasını engelleyici bir neden değildir. yalnızca hamilelere uygulanmaması gerekir.


Kaynak: Kabakulak






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/kabakulak-asisi-ve-oneriler/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Çocuk Felci


26 Nisan-2 Mayıs ve 31 Mayıs-6 Haziran tarihleri arasında 5. si yapılmakta olan ulusal Aşı GüNLERi ile hastalığın kökünün kazınmasına yönelik çalışmalar başarıyla yürütülmektedir.



Bulaşıcılığı epey bir yüksek olan, polio virüsü denilen mikropla bulaşan bir hastalıktır.Kuluçka süresi on-14 gündür.1-4 yaşlarında (% 30 ikinci yaşta) daha sık görülmektedir.Mikrobun kaynağı hasta kişilerin dışkısı ve boğaz salgılarıdır.Dışkı ile kirlenmiş su ve besinlerin yenip içilmesi yahut kalabalık yerlerde havaya yayılan mikropların solunması ile bulaşmaktadır.


Hastalık çoğunlukla belirtisiz ve sinsi gidişlidir.Hafif ateş, başağrısı, kafa dönmesi, bulantı-kusma gibi nezlede görülebilecek belirtiler ortaya çıkar.bazan hastalarda hastalık bu belirtilerle kısıtlı kalırken kimilerindede kalıcı felçler ortaya menfaat.çocuk ayağa kalkmakta veya yürümekte eskisine oranla daha çok güçlük çekmeya başlar.nüzul olan bölgede (genellikle bacaklar) kaslar katı ve kasılmış değil, yumuşaktır ve duyu kaybı bulunmamakta.Bazı vakalarda solunum kasları ve diafragmada felce uğrayıp solunum güçlüklerine sebep olabilmektedir.ölüm oranı % 2-20 arasındadır.Beyindeki solunum merkezininde etkilenmesiyle bu oranlar % 40 lara kadar çıkabilmektedir.


Hastalığın tedavisi bulunmamakta.hayat boyu kalıcı saakatlıklara sebep olabilmekte.


Korunma


Çocuk-felci-aşısı-oral-olarak


Aşılanma ile olur.tüm dünyada çiçek hastalığında bulunduğu benzeri kökünün kazınabilmesi için çok aşılama çalışmaları oluşmuş ve birçok ülkede başarılı sonuçlar alınmıştır.ülkemizde da hala görülen bu hastalıkla mücadele için bu sene 26 Nisan-2 Mayıs ve 31 Mayıs-6 Haziran tarihleri arasında 5. si yapılmakta olan ulusal Aşı GüNLERi ile hastalığın kökünün kazınmasına yönelik çalışmalar başarıyla yürütülmektedir.


Ağızdan verilen ve toplumsal bağışıklamanın sağlanmasında mühim rol oynayan aşının yanında şahsi bağışıklamanın sağlanabilmesi için epey bir güvenilir ve etkin olan , enjeksiyon biçiminde kullanılan türü mevcuttur.


En etkili aşılama şeklinin 2,3,4. yahut 2,4,6. aylarda enjeksiyon tarzında yapılan ölü aşı ile 18. ayda ağızdan verilecek hatırlatma dozu olduğu kabul edilmektedir.


Kaynak: Çocuk felci






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/cocuk-felci/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Ortopedik Hastalıklar


Yürüme, kırık sonrası rehabilitasyonun ciddi bir parçasıdır. Kırık bölgesine verilecek yüke göre yürüyüş ayarlanır. tüm bu rehabilitasyon çalışmaları, rehabilitasyon ekibi sebebi ile denetim edilerek yürütülmelidir.



Ortopedi


1-Kırıklar:


Kırıklar nasıl fiziksel engelliğe yol açabilir?


bedenin her hangi bir ekleminde veya kemiğinde meydana gelen kırıklar, gerek alçılama sonrası, gerek ameliyat girişimlerinden sonra, kırık öncesi işlevsel düzeyine getirilmezse, o uzvun sakat kalmasına neden olabilir.


Uzun bir zaman alçıda kalmış ya da ameliyat sebebi ile hareketsiz kalmış olan bir kemiğin birlikte birtakım istenmedik durumlar ortaya çıkar.


eklem hareketleri kısıtlanabilir ve eskisi bu gibi açılmayabilir.

Kaslarda hareketsizlik itibariyle erimeler başlar ve kas eski kıvamını kaybedebilir.

mafsal etrafında yer sektör tendon ve kapsül bu gibi yumuşak dokular kısalır.

Kırıkların Tedavisi Nedir?


Kırık sonrası, kırığın şekline, yerine ve kullanılan tedavinin şekline göre hususi rehabilitasyon programları uygulanır.

Ağrıyı ve ödemi azaltmak için ilaç tedavisinden yararlanılabilir. ayrıca bölgeye hale göre soğuk ve sıcak uygulamalar, fizik tedavi aletlerinden derin ısıtıcılar ve elektrik trendleri da uygulanarak, ağrı ve ödem tedavi edilmektedir ve kırık iyileşmesi hızlandırılabilir.

mafsal devinim açıklıklarını korumak yahut kısıtlanmış bir eklemi açmak için 5 tip egzersiz programından yararlanılır.

Zayıflamış kasları kuvvetlendirmek için, başlıca üç tip kuvvetlendirme egzersiz programından yararlanılır.

Yürüme, kırık sonrası rehabilitasyonun ciddi bir parçasıdır. Kırık bölgesine verilecek yüke göre yürüyüş ayarlanır. tüm bu rehabilitasyon çalışmaları, rehabilitasyon ekibi sebebi ile denetim edilerek yürütülmelidir.

2. Amputasyon ve ya Organ Kesilmesi


Amputasyon Nedir?


Bir uzvun (kol yada bacağın) bir tarafını yahut tamamını, tıbbi nedenlerden dolayı kesme işlemine amputasyon denir.


Amputasyon Sebepleri Nedir?


Damar hastalıkları, trafik kazaları, meslek kazaları, tümörler, müzminleşmiş mikrobik hastalıklar, doğumsal anomaliler, yanıklar ve şeker problemine bağlı, daralmış olan damarlarda kan dolaşımı azalır. Beslenemeyen, oksijenlenemeyen doku giderek solar, soğur, şiddetli ağrılara neden olur, deride ülserler dediğimiz yaralar menfaat ve bu hal giderek o dokuda daha da ilerler ve nekroz denilen ölü dokuya yahut gangrene çevrilir. Bu halde, hastayı kurtarmak ve ölü dokunun ilerlemesini önleme maksadıyla, tutulan uzvun kesilmesine karar verilmektedir.


Amputasyon Tedavisi Nedir?


Tedavi rehabilitasyon ekibi vasıtası ile yapılır. Bu ekip, fiziksel tıp ve rehabilitasyon uzmanı, ortopedist, fizyoterapist, ortez ve protez teknisyeni, meslek uğraşı terapisti, psikolog, sosyal hizmetler uzmanı ve aileden oluşmaktadır. öncelikle hastanın yaşı, mesleği, cinsiyeti ve amputasyon nedeni göz önünde bulundurularak, kesilecek uzvun seviyesi tayin edilir. bununla birlikte, güdük denilen kalan parçanın da durumu mühimdir. Rehabilitasyon çalışmaları üç ayrı devirde yapılır.


1. Amputasyon öncesi rehabilitasyon,

2 Amputasyon sonrası rehabilitasyon ve

3. Protez eğitim dönemi.


Rehabilitasyon çalışmaları, güdüğün kuvvetlendirilmesi, kollar ve gövdenin güçlendirilmesi, eklemlerde devinim kısıtlılıklarının önlenmesi, solunum egzersizleriyle akciğer kapasitesinin arttırılması, genel hareketliliğin arttırılması ve ağrının denetim edilmesinden oluşmaktadır.


Protez dönemindeki rehabilitasyon çalışmalarındaki amaç ise, önce hastanın ampute uzvunun seviyesine göre müsait bir protez seçimi gerekebilir. Daha sonra seçilen ortezin hasta tarafından iyi kullanılmasını sağlamaktır. Hasta orteziyle yana ve arkaya yürümeyi, farklı yüzeylerde yürümeyi, merdiven inip çıkmayı, sandalyeye oturup kalkmayı, yere oturup kalkmayı ve yerden bir şey almayı, koşmayı ve mani atlamayı emniyetli bir biçimde yapmasını öğrenmelidir. Hasta yapılan tüm bu tedaviler yardımı ile amputasyon öncesindeki işlevsel, ekonomik ve sosyal niteliğine geldiğinde, rehabilitasyon çalışmaları hedefine ulaşmış anlamına geliyor.


3. Doğuştan Kemik ve eklem Bozuklukları


A. Doğuştan Kalça çıkıkları


Daha çok makat gelişlerinde rastlanan doğuştan kalça çıkığının belli bir nedeni saptanmamıştır. lakin bağlardaki yumuşamaya yada rahim içinde yanlış duruşa bağlı olarak gelişebildiği öne sürülmektedir.


Belirti ve Bulguları Nedir?


Doğuştan kalça çıkıkları tek taraflı yada çift taraflı olabilir. Tek taraflı kalça çıkığında o taraftaki bacak öteki bacağa nazaran daha kısadır. En önemli bulgu, çocuğun muayenesi esnasında, kalçanın yana açılmasındaki yetersizlik ve/ve ya yana açılma sırasında bir sesle birlikte açılmasıdır.


Tedavisi Nedir?


Tedavi, teşhis konulduktan derhal sonra başlatılmalıdır. Rehabilitasyon ekibinin karar aldığı yerinde bir tedaviyle, çıkmış olan kalça yerine oturtulabilir ve büyüme ve gelişme de normal devam edebilir. Tedavinin geç başlatılması, durumun daha da büyümesine, hastanın topal yürümesine ve ileride kalça kireçlenmesi gelişerek, protez ameliyatları gerektirebilir.


B. Doğuştan Skolyoz ve ya Eğri Sırt


Doğuştan eğri omurga, yarım omurlar, birbirlerine yapışmış omurlar, omurganın yolunu ve gelişmesini bozabilir. Bu da çocuğun normal büyüme ve gelişmesini engelleyebilir.


Belirtileri Nelerdir?


Eğriliğin derecesine bağlı şekilde, değişebilir. ancak sırtta, ortada dışarıya doğru bir çıkıntı genellikle belirgindir. Bu durum bacaklarda, kalçada biçim bozukluğuna sebep olabilir yada başka iç organ bozukluklarıyla beraber seyredebilir.


Tedavisi Nedir?


Tedavi rehabilitasyon ekibi nedeni ile yapılmaktadır. Eğriliğin şiddetine bağlı, çelik balenli korseler, başka destekleyici cihazlarla düzelme olabildiği bu gibi, cerrahilik vakalar da söz konusu olabilmektedir.


C. Kondrodistrofiler ya da Cücelik


Bu anomali, kıkırdağın kemiğe dönüşmesi sırasında gelişmektedir.


Belirtileri Nedir?


Bu hastalarda çoğunlukla beden normal büyüklükte olup, kollar ve bacaklar normalden kısadır. Bu hastalarda başka iç organ problemleri de ayrıca görülür.


Tedavisi Nedir?


Tedavi gene rehabilitasyon ekibi yönünden yapılır. erek iç organ problemlerin çözmek ve hastayı mümkün olan en üst bağımsızlık mertebesine ulaştırmaktır.


Kaynak: Ortopedik Hastalıklar






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/ortopedik-hastaliklar/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Menisküs Yaralanmaları

Menisküs yaralanmalar


Menisküsler, diz ekleminde yastık görevi görürler, diz ekleminin bütünlüğüne yardım ederler ve dönmelerde güvence unsurudurlar. Menisküsler çoğunlukla dize yandan gelen darbeler sonucu yırtılırlar. Diz bükülü iken uyluğun içe doğru çok dönmesi ile ve dizde aşırı gerilme sonucu da menisküsler yırtılabilir.


mensüküs


Yırtılma nedenleri:

– kaza ve darbelere bağlı

– hasar oluşturan eklem hastalıklarına bağlı

– eklem bağı hasarlarına bağlı

– doğuştan var olan şekil değişikliklerine bağlı kendiliğinden yırtılma.


Yırtılma yöntemleri

– longitudinal (uzunlamasına) yırtıklar

– transvers ve oblik (yatay ve eğri) yırtıklar

– menisküs kisti ile beraber olan yırtıklar.

teşhis

Muayene, röntgen, çift kontraslı artrografi, bilgisayarlı tomografi ve artroskopi ile tanı kesinleştirilebilir.


Belirtiler

– Kilitlenme : dizin 20-25 derece bükülü kalması, dizin gerilememesi durumudur. Bu durum bir kaç günlük istirahatle geçer. ancak kilitlenmeye sebep oalbilecek başka durumlardan (ağrı, kitle benzeri) ayırılmalıdır.


– Boşalma : dizlerde boşalmaya sebep olabilecek başka durumlardan ayrılmalıdır.


– şişlik (sıvı birikmesi) : darbe – kaza sonucu meydana gelen menisküslerde görülebileceği benzeri, menisküs yırtığı da sıvı birikmesine sebep olabilmekte.


Tedavi

Menisküs yırtığı teşhisi konulduktan sonra, yırtığın şekline ve olayın akut ya da kronik oluşuna göre menisküsün tamamı ya da bir bölümü ameliyatla alınır. Bir kısmının alınması tercih edilir. bununla birlikte artroskopik yöntem çağımızda daha çok aşırı kullanılıyor.


Diskoid menisküs denilen hal gelişme esnasında meydana gelen bir anomalidir ve sıklıkla hariç menisküsde görülür. Dizin hareketleri esnasında sesli bir kayma meydana gelir. Yırtık gelişirse ağrı ve kayma şiddetlenir.


Menisküs kisti; dış menisküsde daha çok görülmektedir. Dışta ağrılı bir şişlik biçiminde görülür. Diz gerginken şişlik belirginleşir, bükülü iken kaybolur.


Kaynak: Meniskus yaralanmaları






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/meniskus-yaralanmalari/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Bel Fıtığında Egzersiz Yöntemleri

Bel fıtığında egzersiz


Buraya kadarki konuşmamızda bel egzersizlerinin öne*mini vurguladınız. Egzersizler nasıl uygulanmalıdır? Egzersizler bel fıtıklı hastaların tedavisinde etkinliği gösterilmiş ve çok olarak uygulanan tedavi metodları fasıla*sındadır. Belirli bir program arasında uygulanır. Bel ağrısın*dan korunmada, ağrının azaltılmasında, tekrarlanması ve yerleşmesinin engellenmesinde ve tedavide egzersizler te*mel rol oynar.


egzersiz


Egzersizlerin amacı tam şekilde nedir?


Egzersizlerin başlıca amacı şunlardır:

Sırt, bel ve karın kaslarının kuvvetini, dayanıklılığını ve esnekliğini artırmak,

Duruşu iyileştirmek,

Eklemlerin hareketliliğini kolaylaştırmak,

Kondisyonu iyileştirmek.

Egzersizleri doktor önermeliEgzersiz yaparken nelere dikkat edilmesi gerekir?Egzersize ağrılı girişken dönemi iyileştikten sonra hekim önerisiyle başlanmalıdır. nedeniyse egzersizler rahatsızlığın du*rumuna göre verilmeli ve insana hususi program yapılmalıdır.

Programa hafif yoğunlukta, az sayıda egzersizlerle baş*lanmalı, sonra yoğunluk giderek artırılmalıdır.Bel Fıtığı EgzersiziEgzersiz yapılırken soluk tutulmamalı, sorunsuzca soluk alıp vermeye itina gösterilmelidir.

Egzersiz yanlış kullanıldığında yarar yerine ziyan vere*bilir. örnek olarak bel fıtıklı hasta egzersiz sırasında nefesini tu*tar ve kendini sıkarsa karın içi basıncını artırır, bu da fıtı*ğına ziyan verir.

Egzersizler, yaşam biçimi olmalı ve düzenli olarak ya*pılmalıdır.

Sabah yapılan egzersizler güne sorunsuzca başlamada, ak*şam yapılan egzersizler ise uyumayı kolaylaştırmada etki*lidir.

Egzersizler yapıldığı sürece yararlıdır, bırakıldıktan sonra kısa zamanda etkisi kaybolur.Belfıtıklı hastalar için ne tür egzersizler olmaktadır?

Bu bölümün sonunda basit bazı egzersiz örnekleri vere*ceği, bunların dışında özel şekilde uygulanan beli ve omurgayı nebati olarak korselemeye ve bazı hususi kasları çalıştırmaya dayalı egzersiz programları da olmaktadır. Stabilizasyon egzersizleri denen bu egzersizler, karın ve sırt kas*larını kullanarak omurgada fizyolojik pozisyonu bulmaya, natürel korselemeye dayalı bir sıra egzersizdir. natürel korseleme, omurganın ve leğen kemiğinin ağrısız, en rahat du*rumda bulunduğu karın ve sırt kaslarının uyum içinde ça*lıştığı bir pozisyondur.


natürel korseleme egzersizleri nasıl bir programla uygulanır?


Stabilizasyon egzersizleri, belirli bir program içinde evre evre kullanılan yaklaşık 30 egzersizden oluşur. Bel fıtıklı hastalarda ağrıyı azaltmada ve fonksiyonları iyi*leştirmede etkinliği kanıtlanmıştır. Haftada 2-3 gün ve 6-8 hafta süreyle klinikte uygulanan programa hasta daha sonra evinde devam eder.Yeni bir araştırmamızda, bel fıtıklı hastalarda stabili*zasyon egzersizleri ile izokinetik egzersizler şekilde adlan*dırılan ve yüksek bedelli bir cihazla uygulanan egzersizlerin etkin*liğini karşılaştırdık ve stabilizasyon egzersizlerinin diğerin*den daha etkili olduğunu saptadık. Stabilizasyon egzersiz*leri bel fıtığı ameliyatı sonrasında da iyileşmeyi kolaylaş*tırmaktadır.

Kondisyon egzersizleri ne manasına gelmektedir?Egzersizler ne benzeri hallerde uygulanmamalı?

Egzersizler şu pozisyonlarda uygulanmamalıdır:

Ağrının şiddeti fazlaysa,

Egzersiz sonrası oluşan ağrı 2 saatten çok sürüyorsa,

Enfeksiyon hastalıkları gibi umumi durumu olumsuz et*kileyen hastalık varsa.Bel ağrısıyla kondisyon arasındaki ilişkinin belirlenme*sinden sonra kondisyon egzersizleri bel ağrısı tedavi prog*ramlarının mühim bir parçası haline gelmiştir. Ağrılı atak durumu iyileştikten sonra yoğunluğu zaman geçtikçe artırılan kondisyon egzersizleri kasları güçlendirir, hareketliliği artı*rır. Endorfin denen bir hormon salgılatarak ağrıyı azaltır ve genel şekilde iyi hissetmeyi sağlar. umumi gövde formunu iyileştirir. Kemikleri güçlendirerek ileri yaşlarda oluşan ke*mik zayıflamasından, osteoporozdan korunmada da tesir*lidir.


Kondisyon egzersizlerinin bünyenin umumi sistemine etkileri nasıldır?


kas-iskelet bina üstünde müspet etkileri birlikte kalp ve akciğerlerin dayanıklılığını artırır. Kan basıncı, kan şe*keri ve kan yağlan üstünde olumlu tesir gösterir.

Kondisyon egzersizleri nasıl yapılmalıdır? Kondisyonu iyileştiren fiziksel aktiviteler belirli bir dü*zende haftada en az üç kez, bir kerede en az 30 dakika sü*reyle ve belirli hedef yürek hızında yapılmalıdır. Hedef yürek hızı, azami yürek hızının (nabzın en çok artabileceği düzey) yüzde 50-80′idir. enfazla kalp hızı şu formülle bulunmakta:

en iyi yürek hızı = 220 – yaş

mesela 40 yaşındaki bir kişinin maksimum yürek hızı, dakikada,

220-40 = 180′dir.

Bu kişi fiziksel aktiviteye bu Habız sayısının yüzde 50′siyle başlayıp yüzde 80′ine kadar çıkabilir. Yani,

180 X % 50 = 90 nabızla başlar ve nabız sayısını za*manla yavaşça artırarak dakikada,

180 X % 80 = 144′e çıkarabilir.Kondisyonu iyileştiren aktiviteler nelerdir?

En kolay yapılanı yürümedir. bununla beraber bisiklete binme, koşma, yüzme önerilen öteki aktiviteler arasındadır. Bu aktiviteler esnasında özellikle bisiklete binerken omurganın düz biçimde tutulması, beldeki kavisin korunması mühimdir.Kondisyonu iyileştirmek için önerdiğiniz sporlar nelerdir?Sırtüstü yüzme en çok önerilen sporlardan biridir. Ka*yak da önerdiğimiz bir başka spordur. nedeniyse kayak sıra*sında omurgayı düzgün ve dengede tutmak, futbol, tenis benzeri sporlarla kıyaslandığında aşırı daha kolaydır.


önerilmeyen sporlar mevcut mıdır?


oldukça çok spor bel derdi olanlar için önerilmemektedir. ani dönme, ani devinim gereken sporlar tehlikelidir. örne*ğin futbol, voleybol, tenis bunun gibi sporlar öncesinde ısınma hareketleri yapılmazsa, kaslar iyice hazır olmaması sebebiyle sa*katlanmalar olabilir.Yaşamında düzenli fiziksel aktivite olmayan ve yeni başlayanlara ne bu gibi tavsiyelerde bulunursunuz?45 yaş üzerinde fiziksel etkinliğe başlayanların ve kalp, tansiyon, omurga problemi ya da öteki bir sistemle ilgili so*runu olanların, fiziksel aktivite planlanmadan önce dokto*ra danışmaları gereklidir.


Kaynak: Bel Fıtığında Egzersiz






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/bel-fitiginda-egzersiz-yontemleri/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Boyun fıtığı

Boyun fıtığı


Boynumuz yedi adet boyun omurundan oluşmaktadır. Omurlarımızın arasında da hareket edebilmemizi sağlayan diskler bulunuyor. Disk adı verilen bu yapı içerdiği Su ve kollajen yapı sayesinde omurga üstüne binen yükü absorbe ediyor.


b2


Aynı zamanda iki kemik dokunun birbirine temas etmesini önlüyor. Yaş ilerledikçe ya daavmalaricesinde disk dokusu suyunu kaybederek daha sert ve hareketi kısıtlı hale geliyor.


Vücudumuzun yükünü taşıyan bu disk dokusu dejenere olduğu zaman hastalık ortaya çıkıyor. Diskin dış kısmındaki daha sert olan yapıdaki küçük yırtıklardan içteki yumuşak olan kısım dışarı çıkıyor.


Bazen omur yapısı bozulduğundan omurlar üstünde küçük kemik çıkıntıları meydana geliyor. İçerdeki yumuşak yapının ya da kemiklerin çevre dokulara baskı yapması sonucunda ortaya çıkan tabloya “boyun fıtığı” adı veriliyor..


Boyun fıtığının belirtileri neler?


Boyun fıtığının en önemli belirtisi, ağrı. Hastalığın başlangıç döneminde boyun ve sırt ağrısı ön plandadır. Olay ilerledikçe dejenere olan diskin sinirlere baskı yapmasıicesinde kollarda, parmaklara kadar inen ağrı ve uyuşmalar ortaya çıkar.


Bir süre sonra sinirin baskı altında kalmasına bağlı olarak kuvvet azalması başlar. Tedavi edilmeyen ileri olgularda omurilik baskı altında kaldığında bacaklarda güçsüzlük ve idrar kaçırma gibi oldukça tehlikeli bir dönem başlar.


Kaynak: Boyun Fıtığı






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/boyun-fitigi/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

24 Mart 2015 Salı

Lenf Kanseri ve Bitkisel kür

Lenf kanserlerinin ender rastlanan bir türü olan Hodgkin lenfomanın (HL) Amerika\`daki görülme oranı yüzde üç civarındadır. genelde 25-32 yaşları içinde ortaya çıkan hastalığın görülme sıklığı ıslak olarak iki gruba ayrılır. Birinci grup; 20-30 ıslak arası, diğer grup ise 60 yaş üstüdür. Az çağdaş ülkelerde çocukluk çağı Hodgkin lenfoma daha çoktur. Hastalık; yüzde 85 oranla erkek çocuklarında görülmekte.


kanser-hastalığı


Irsi EğiLiM var

Hodgkin lenfomanın sebebi kati olarak bilinmemekle birlikte; enfeksiyon ajanlardan şüphelenilmiştir. nebati ki hastalığın altında genetik eğilim de yatar. HıV (ümmin yetmezlik virüsü) enfeksiyonu olanlarda, Hodgkin lenfoma görülmesinde hafif bir artış vardır. Hastalığın ağır bir grip veya ateşli bir hastalıktan sonra görülmesi de bağışıklık sisteminin zayıflamasıyla bağlantılı olduğunun bir kanıtıdır.

HL\`nin türlü sınıflandırılmaları bulunmaktadır. Hastalık; lenfositten varlıklı, nodüler sklerozan, karışık hücreli ve lenfositten fukara olarak dört grupta değerlendirilir.


LENFLERE TUTULUR

Hastalık; ekseriyetle diyafram üstü lenf bezlerini miktar, süre içinde karaciğer, dalak, beyin ve akciğer bu gibi organlara da yerleşebilir. En sık tutulum, boyun ve göğüs bölgesindedir. ayrıca mediasten dediğimiz göğüs boşluğundaki lenf bezleri de yoğun olarak tutulur. Hastada kuru öksürük, göğüste baskı, soluk darlığı, halsizlik ve yorgunluğa sebep olur.


Kaynak: Lenf Kanseri ve Bitkisel Kür






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/lenf-kanseri-ve-bitkisel-kur/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Kuru Göz Sendromu

Göz yaşı anormallikleri nedir?


Gözyaşı anormalliklerinden bahsedebilmek için normal gözyaşı fonksiyonları hakkında yeterince bilgimiz olmalıdır. Gözyaşının normal fonksiyonu iyi anlaşıldıkça gözyaşı anormallikleri ve okuler yüzey hastalıklarının tedavisi daha iyi yapılacaktır.


Normal gözyaşı elektrolitler, proteinler, lipidler, enzimler ve metabolitler gibi türlü elemanladan oluşmaktadır. Gözyaşı film tabakası esas şekilde 3 bölümden oluşur;


1 Müsin tabakası : Müsin temel olarak konjonktivanın goblet hücrelerinden salgılanmaktadır ve kornea epitelinin hidrofobik yüzeyine yayılmaktadır. Bu tabaka yüzey tansiyonunu azaltarak aköz tabakanın kornea yüzeyine eşit şekilde dağılmasını sağlar.

2 Aköz tabaka : Gözyaşının büyük bir bölümünü yapan aköz tabaka lakrimal bezlerden salgılanmaktadır. içeriğindeki lizozim, laktoferrin, immunglobulinler mikroorganizmalara karşı koruyucu görev yaparlar. Aköz tabaka yardımı ile oksijen avaskuler korneaya difuze olabilmekte..

üç Lipid tabaka : Meibomian bezlerinden salgılanır.Yüzey kayganlığını sağlar ve buharlaşmayı önler.Gözyaşı menisküsünün korunmasını sağlar.


Kaynak: Kuru göz sendromu






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/kuru-goz-sendromu-2/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Kuru Göz Sendromu

Kuru göz sendromu


Gözyaşı anormalliklerinden bahsedebilmek için normal gözyaşı fonksiyonları hakkında yeterince bilgimiz olmalıdır. Gözyaşının normal fonksiyonu iyi anlaşıldıkça gözyaşı anormallikleri ve okuler yüzey hastalıklarının tedavisi daha iyi yapılacaktır.


damlali-goz

Normal gözyaşı elektrolitler, proteinler, lipidler, enzimler ve metabolitler gibi çeşitli elemanladan oluşmaktadır. Gözyaşı film tabakası temel olarak 3 bölümden oluşur;


1 Müsin tabakası : Müsin temel olarak konjonktivanın goblet hücrelerinden salgılanmaktadır ve kornea epitelinin hidrofobik yüzeyine yayılmaktadır. Bu tabaka yüzey tansiyonunu azaltarak aköz tabakanın kornea yüzeyine eşit olarak dağılmasını sağlar.

2 Aköz tabaka : Gözyaşının büyük bir bölümünü oluşturan aköz tabaka lakrimal bezlerden salgılanmaktadır. İçeriğindeki lizozim, laktoferrin, immunglobulinler mikroorganizmalara karşı koruyucu görev yaparlar. Aköz tabaka sayesinde oksijen avaskuler korneaya difuze olabilmektedir.

3 Lipid tabaka : Meibomian bezlerinden salgılanır.Yüzey kayganlığını sağlar ve buharlaşmayı önler.Gözyaşı menisküsünün korunmasını sağlar.


Kaynak: Kuru göz sendromu






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/kuru-goz-sendromu/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Bilgisayar ekranları gözü bozar mı?

Bilgisayar ekranları gözü niye bozar


Ekrana bakma sendromu (Computer vision syndrome), modern dünyanın yarattığı yeni bir durum olup, gerçekte bir kırılma kusuruna neden olmaz, yani halk arasındaki ifadeyle, “gözü bozmaz”. Ancak, genellikle 60-80 cm’den ve saatlerce çalışılıyor olması, gizli hipermetropi ya da erken-başlangıç presbiyopi (yaşlılık hipermetropisi) bulunan kişilerde bu gizli ve belli belirsiz kırılma kusurlarının kendini hissettirmesine neden olur. Bunun dışında, bilgisayar ekranlarının sürekli titreşen yapıda olmaları, yani aslında saniyede 40 ila 80 kez yanıp-sönüyor olmaları, görme güçlüğüne, bu da dikkatle izlemekte olan kişilerde yorgunluğa neden olur. Dikkatli bakış sırasında göz kırpma sayımızın dakikada 5-6 defaya azalması (normalde bu sayı, çok keskin görmeye ihtiyaç duymadığımız işlerde dakikada 12-16 defadır), kırpma yoluyla gözümüzün kurumasını önleyen mekanizmayı yavaşlatırken, büro gibi klimalı ortamlarda göz yaşı buharlaşma hızının artması ve ortam neminin azalması da göz yüzeyinin kurumasını artırıcı diğer faktörler olmaktadır. Bu nedenle bilgisayar kullanıcılarının göz yorgunluğu ve yakınmalarını önlemek amacıyla aşağıdaki önerileri dikkate almaları yerinde olacaktır:




o Bilgisayar ekranının üst seviyesi, göz seviyenizi aşmamalıdır. Böylelikle gözünüz çalışma sırasında hafifçe aşağı bakar pozisyonda olacak, bu durum kapak aralığınızın bir miktar dar kalması yoluyla, göz yaşınızın buharlaşabileceği göz yüzeyini azaltacaktır.

o Ekrana 60-80 cm mesafeden bakan bir kişi için ekran boyu ile ekran çözünürlüğü dengesi de önemlidir. 14 inç ekran boyutu için 640×480; 15 inç ekran boyutu için 600×800; 17 inç ekran çözünürlüğü için 1024×768 ideal seçimdir. Bu durum kıyasla büyük harf ve imge görüntüleri nedeniyle görüşü kolaylaştıracaktır.

o Dikkatli çalışma ve keskin görüş çabası, göz kırpma sayısını istemsiz olarak düşürecektir. Bu nedenle 45 dakika ekran karşısında geçirildiğinde, 15 dakika süreyle, daha az görsel dikkat gerektiren bir işlev yapılacak şekilde ara verilmelidir.

o Eğer bu önlemler sizi rahatlatmıyorsa, gizli hipermetropi, erken-başlangıç dönem yaşlılık hipermetropisi olup olmadığı yönünden bir göz hekimine başvurmanız, bu arada göz yaşı fonksiyonlarınızı da ölçtürmelisiniz.


Kaynak: Bilgisayar ekranları gözü bozar mı?






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/bilgisayar-ekranlari-gozu-bozar-mi/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Göz Akı İltihaplanması

Göz iltihaplanması sorunları


Konjunktivit gözün ak tabakasının iltihaplanmasıdır. Göz akı, göz kapakları ile göz bebeği arasındaki beyaz tabaka ve göz kapaklarının iç yüzeyini kapsamaktadır; bu bölgeye bağlayıcı doku derisi de deriz. Konjunktivitin en belli özelliği gözlerin kı-zarmasıdır. Konjunktivit çocuklarda daha yaygın olarak görülmekte.

Bahar nezlesi (çiçek polenleri) nedeni ile gözler yaşarır, kızarır ve kaşıntıya sebep olur. Gözde yabancı bir madde varmış bunun gibi bir duygu (göz yaşarması) yaşanabilir. Göz kapaklarında yanma, ya*pışma ve çapak oluşur. Bulaşıcı konjunktivit, adından da anlaşılabileceği bu gibi, bula*şıcıdır; çocuğunuzun ellerini temiz tutun, havlusunu ve yastığını ayırın.


katarakt


Bakteriyel konjunktivitin en belli özelliği gece uykusu süresince yapışkan bir hal saha sarı renkli bir akıntıdır. Viral konjunktivit çok fazla çok akıntıya sebep olmamaktadır; alerjik vakalar*da, göz kapakları şişer ancak akıntıya rastlanmaz. Konjunktivit hastalığının her çeşi*dinde gözler kızarır; bu nedenle “pembe göz” adı verilen sendrom yaşanır.


Göz Akı iltihaplanması (Konjunktivit) için önerilen uygar tıp tedavileri


Antibiyotik maddeler içeren göz damlaları ve merhemler kullanılmaktadır. Viral konjunktivit ilaç kullanmadan kendiliğinden geçer. Alerjik konjunktivit “antihis-tamin” içeren göz damlaları ile tedavi edilir, bilhassa de “kortikosteroid” madde içeren göz damlalarının kullanması uygundur.


doğal sıhhat tedavileri:


• sürekli nükseden konjunktivit vakalarında uzun vadeye yayılan homeopati te*davileri sürdürülmelidir. Aşağıda kısa süreli şekilde uygulayabileceğiniz bazı homeopati tedavileri açıklanmaktadır:

• Yanan ve kaşınan gözler için göz otu kullanabilirsiniz. Göz otunu pelte ha*line getirerek kaşıntılı gözlerin üzerine de sürebilirsiniz.

• Göz kenarında biriken ve balgama benzeyen sıvı için rüzgârgülü bitkisini kullanabilirsiniz.

• Enfeksiyonu gidermek için homeopati alanında kullanılan “Hepar sulf.” adlı maddeyi kullanabilirsiniz.

• Rezene tohumlarını göz banyosu için kullanabilirsiniz. Tohumları kaynatarak kullanın.

• Gözü temizlemek için ballı su kullanılabilir. Ballı su enfeksiyon sorununu çözer ve iyileşme sürecini hızlandırır.

• Ekinezya, göz otu, altın mühür otu ve ada çayı gözdeki sorunun çözülmesine katkıda bulunmakta. Bu bitkileri ayrı ayrı demleyerek içebilirsiniz. Ekinezya doğal bir antibiyotiktir, bağışıklık sistemini güçlendirir.

• Papatya, yonca, göz otu ve altm mühür ayrı ayrı demlenerek göz banyosu için kullanılabilir.


Faydalı terapiler


Homeopati, herbalizm, gıda terapileri, geleneksel çin terapileri.


Evde yapabilecekleriniz :


• yavrunuzun göz kapaklarını zeytin yağı ile silin. Göz kenarında oluşan ka*buklanmaların daha basit çıktığım göreceksiniz.

• Yonca ve ya göz otu çayına batırdığınız pamuklu mendili çocuğunuzun gözle*rine sürün. Her göz için ayrı bir bez kullanın. Göze kaynar su tatbik etmeyin.

• çocuğunuzun gözleri kaşınıyorsa, gözlerinin üzerine birer salatalık dilimi yer*leştirin. çocuğunuzun bir müddet hiç kıpırdamamasını ve salatalık dilimleri*ni yere düşürmemesini sağlayın. çocuklarınız salatalık dilimlerini yere düşürüyorsa, başka bir tedbir almanız gerekebilir. Salatalığın suyunu çıkarın ve elde ettiğiniz suyu çocuğunuzun gözlerine sürün.


Kaynak: Göz akı iltihaplanması






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/goz-aki-iltihaplanmasi/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Katarakt, göze perde inmesi

Katarakt, catarakt, göze perde inmesi:


Katarak göz merceğinin (lens) donuklaşması nedeniyle gözünün önüne perde gerilmiş benzeri görme halidir. Bu durum sürekli kötüleşerek hasta gün geçtikce daha fena görmeye başlar. Katarakt çağlayan anlamına gelir, eskiden göz bebeğinin önünde bozulmuş su birikintisi olarak alğılandığından katarak diye anılmıştır. Katarakt oranında yaşı 65`i geçenlerde görülür ve her sene 300.000 insan amaliyatla tedavi edilmekte.


At the Optician


Katarakt nasıl oluşur?


GözmerceginiSettingsn cok önemli iki özeliği bulunmaktadır.

1.) Mercek şeffaf yani saydam, transparan olduğundan resimleri gayet net şekilde degerlendiririz.

2.) Mercek yumşak ve şekli değişken olduğundan yakın vede uzağa bakınca hemen alternatifini dağiştirir.

Gözmerceği genç kişide oranında proteından oluşur ve cam gibi parlaktır, insan yaşlandıkca hariç etkenlerden veya iç hastalıklardan ötürü proteinin yapısı bozulur ve buda

merceğin yavaş yavaş bulanmasına neden olur.


Katraktın oluşuna göre ayrıcalıklı durumlari mevcuttur.


1.) Katarakt başlanğıcı, bulanıklık çok fazla az.

2.) ilerlemiş katarakt

3.) çok fazla ilerlemiş katarakt

4.) Olğunlasmış perde burada, bulanıklık merceği yüzde yüz kaplar

5.) çok olğunlaşmış perde burada bulanık olan nokta mercek merkezine düşerek kahveremgimsi bir nokta oluşturur. Bu hal yaşlılarda görülmekte.Katraktin oluş sebepleri

1.) Yaşlılık katraktı (katarakt senilis)

2.) Yaralanma sonuca katarakt (cataracta traumatica)

3.) Doğuştan katarakt (cataracta congenita)

4.) Diabet nedeniye katarakt (cataracta diabetica)

5.) Göz iltihaplanması sebebiyle katarakt (cataracta complicata)

bununla birlikte bunlara ilavetten mercekte metabalızma bozuklukları, sağlıksız beslenme, ve UV-ışınları bunun gibi faktörleri sayabiliriz.


Katarakt nedeniyle hangi şikayetler görülmektedir.


1.) Hasta çevresini sisli hisseder.

2.) Renkler soluklaşır.

üç.) Gözler ışğa karşı aşırı duyarlıdır.

4.) kimi resimler çift görülebilir.

Kataraktun ilerleyen senelerde körlüğe bile sebep olabilir ve göz bebeğindeki kahverengimsi renk kendini bellieder.


Hangi tedavi imkanlari mevcuttur.


1.) şayet mercek aşırı donuklasmışca

2.) diğer göz hastalıkları varsa ve bu amaliyatla düzelecekse

üç.) şayet amaliyat olmaz ise mercek kapsülünün patlama tehlikesi varsa.

4.) Mercek proteinı mercekten çıkıyorsa ve göz basıncı ve iltihaplanmasına sebep oluyorsa benzeri hallerde amaliyat şarttır.


Göz amaliyatı


1.) Gözün yanına yapılan iğne ile göz uyuşturulur ve devinim etmemesi sağlanır.

2.) Munzam tabakasının (göz bebeginin üzeri) acılır bu tabaka üç-5 metre olup amalıyattan sonra problemsiz kapanır ve yara izi kalmaz. Burada merceğin ortasındaki donukluk kırılarak alınır.

3.) Sentetik mercek merceğin kapsülünün içine yerleştirilir.

4.) Bu amaliyatta amaliyatların �`i problemsiz olur, nadiren mercek kapsülünün geri yüzünün catlamasi itibariyle gözler iltihaplanabilir.


kaynak: Katarakt ve göz sorunları






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/katarakt-goze-perde-inmesi/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Hipofiz Bezi Tümörleri

Burun kanallarının arkasında beynin altında yerleşik bulunan hipofiz bezi kabaca küçük parmağınızın son iki bölümünün büyüklüğü ve şeklindedir. Küçük boyutuna karşın endokrin bezler arasında en mühim olanıdır. bedenin uzun dönemli büyüme, gündelik fonksiyonları ve üretkenlik yetenekleri ile ilişkili olarak bir denetim merkezi gibi çalışır.


bt1


Hipofiz bezinde iki kısım vardır: ön (anterior) lob ve geri (posterior) lob, ön lob, göğüste süt üretimini harekete geçirmek için büyüme hormonu da dahil olmak üzere, altı ayrı hormonun üretimi ile yükümlüdür, ön lobdaki başka hormonlar, tiroid bezleri, yumurtalıklar, testis ve böbrek üstü bezlerindeki faaliyetleri harekete geçirerek endokrin sistemin öteki kısımlarını da etkiler.


arka lob iki çeşit hormon üretir: oksitosin ve antidiüretik hormon. Oksitosin emzirme dönemi sırasında kadınlarda göğüsten süt gelmesi olayını harekete geçirmek için faaliyette bulunmaktadır. tıpkı sürede doğum sırasında rahim kasılmalarını da hızlandırır. Antidiüretik hormon idrar çıkışını kontrol etmek için böbrekler üzerinde etkinlik gösterir.


Hipofiz Bezi Tümörleri


Akromegali


Hipofizin çok aşırı faaliyeti sonucu yüzün irileşmesi, el ve ayakların aşın büyümesi ile belirgin durumdur. Bu kronik hastalık yetişkinlerde görülür ve normal gelişme tamamlanmasından sonra gelişme hormonunun artan salgısı itibarıyla ortaya çıkar.El, ayak, çene ve kafatası kemiklerinin aşırı büyümesi biçiminde oluşur. gelişme çağından sonra kemiklerdeki uzamanın durması itibarı ile, akromegali iskelette kalınlaşmaya sebep olur. Akromegali olan bir şahıslarda en çok dikkat çeken değişiklik alın ve çene kemiklerinde abartılı bir büyümedir. Bunun sonucunda genişlemiş ve kabalaşmış sima hatları ve birbirinden oldukça ayrık dişler gözlenir.


Jigantizm


gelişim hormonunun çok fazla salgılanmasına bağlı şekilde vücudun anormal derecede büyüme ve büyüme göstermesi devleşme. Nadiren görülen bu hastalık, akromegaliye aynı ve hipofiz bezi sebebi ile gelişme hormonunun aşırı salgılanması sebebi ile ortaya menfaat. Akromegaliye benzemeyen bu yönü ise jigantizmde büyümenin hızlanması ve yetişkinlikte aşırı uzun boyun ortaya çıkmasıdır. Bu iki rahatsızlık arasındaki ayrım bu olaydan etkilenen bireyin yaşıdır. Jigantizm yetişkinlik dönemini tamamlamamış olan insanlarda ortaya menfaat. ancak uzun boylu çocukların aşırı azı jigantizm problemine sahiptir.


Prolaktinoma


Bu türden hipofiz bezi tümörü prolaktin hormonunun aşırı salgısına neden olur. Bu olay kadınlarda düzensiz tane veya adetten kesilmeye sebep olabilmektedir. baylarda ise kısırlık veya iktidarsızlık ortaya çıkabilir. Kraniofarinjiyoma


Bu türden bir hipofiz bezi tümörünün belirtileri görsel bozukluklar, kafa ağrıları ve cinsel gelişme yetersizliğidir.


Cushing Sendromu


Bir böbrek üstü bezi tümörü de bu rahatsızlığa neden olabilmektedir.


Akromegali ve jigantizm hipofiz bezinin aşırı faaliyeti sebebi ile ortaya menfaat. Hipofiz bezi gelişme hormonu diye adlandırılan hormonu çok fazla bir biçimde salgılar (buna bununla birlikte somatotropik hormon da denir). Bu türden bir çok aşırı salgılama çoğunlukla bezlerde bir tümörün gelişim göstermesi ile ortaya çıkar. Bu rahatsızlığa hiperpituitarizm denilir.


Hipofiz bezinde iki türden ur gelişebilir. Bunlardan birine kraniyofarnjiyoma denilir. Bu tip ur büyüdükçe hipofiz bezine baskı yapar. Bunun sonucunda hormon salgısı azalabilir ve hipopituitarizm ve ya diabetes insipidus (şekersiz diyabet) gibi şikayetler ortaya çıkabilir. ikinci çeşit hipofiz bezi tümörü adenomdur (bez epitelinden gelişen iyi huylu ur). Böylesi bir tümör çok yayılmaz. fakat akromegali, jigantizm veya Cushing hastalığı benzeri rahatsızlıkların bir sonucu şekilde çeşitli hormonların çok fazla salgısı yaratmaz, fakat göz sinirleri üzerinde ve yakınındaki normal hipofiz bezi dokuları üstünde mekanik bir baskı oluşturarak herhangi bir zarara yol açabilir.


tanı


hekim muayene ederek fiziksel değişiklikleri araştıracaktır: Ağrı ve acılar, ellerde sızı, çok fazla terleme. Yetişkin bir hastada el ve ayak büyümeleri de doktor nedeni ile dikkate alınacaktır. Hastadaki görme bozuklukları araştırılacaktır; tümör büyüyerek görme sinirine bası yapar ve her iki gözde de bakmayı etkiler. Görme sektörü ölçülerek, görme kaybı olup bulunmadığı araştırılır. başka önemli bulgularsa umumi yorulmak hali, derinin çok fazla yağlı olması ve dilin normalden büyük olmasıdır.


Kan dolaşımında bulunan ve salgılanan hormon düzeyinde artış olup olmadığını belirlemek için özel kan ve idrar testleri yapılacak-tır. Bu değerler yüksek bulunursa, bilgisayarlı beyin tomografisi yada manyetik rezonansla hipofizdeki ur saptanabilir. şayet akromegaliden kuşkulanılıyorsa, röntgen çekilerek de kafatasındaki mümkün değişiklikler belirlenebilir.


Tedavi, tümörün ne kadar geliştiğine bağlı olarak düzenlenir. Erken tanı, tümörün yüzde yüz tedavi edilebilme şansını(eğer küçükse) artırır.


Hipofiz bezi, tümörün ortadan kaldırılması yada çıkarılması esnasında bazan ziyan görebilir. Bu halde çoğunlukla hayat boyu hormon tedavisi gerekecektir.


Akromegali


Akromegali, büyüme hormonunun çok aşırı salgılanması sebebi ile ortaya çıkar ve iskelet ve iç organlarda büyümeye yol açar. kalp genişleyebilir, buna bağlı olarak kalp yetmezliği ve yüksek tansiyon ortaya menfaat. Akromegali tedavi edilmezse şeker hastalığı, göz sorunları ve vücut görünüşünde değişikliklere neden olur.


Ameliyat, hastalığın ilerlemesini ve çeşitli göz komplikasyonlarının ağırlaşmasını önleyebilir. ancak görünüşteki değişiklikler genel olarak geri dönüşümsüzdür. bununla birlikte akromegalili hastalarda şeker rahatsızlığı ve uzun vadede yürek, damar ve karaciğer rahatsızlığı riski de yoğun şekilde yüksektir. lakin bu riskleri en üye indirmek için bazı önlemler (sigara içmemek gibi) alınabilir.


Jigantizm


Jigantizm tedavi edilmektedir bir hastalıktır. ur çıkarılarak ya da aşırı salgılanan gelişme hormonu baskılanarak, hastalığın gelişimi durdurulabilir


Prolaktinoma


kadınlarda prolaktinomanın en sık görülen belirtisi adetlerin düzensizliği veya hiç olmaması ve kısırlıktır. Bir diğer belirti de galaktoredir (doğum yapmamış bir kadında memelerden süt gelmesi); ender olarak erkeklerde de görülebilir.


Prolaktin hormonundaki artış, doğum denetim hapları ve sakinleştiricilerin kullanılması ve hipofiz tümörü yönünden çok miktarda üretilmesi (prolaktinoma) itibarı ile olur.


Cushing hastalığı


Hipofiz tümörü böbreküstü bezlerini çok fazla uyararak cushing rahatsızlığına da sebep olabilmekte.


Tedavi


Hipofiz tümörü çoğunlukla ameliyatla çıkarılır. Hipofiz bezi çok fazla küçük olduğu için, ameliyat ustalık gerektirir. eğer tümör ameliyatla çıkarılamıyorsa, prolaktinoma tedavisinde ve akromegalide diğer tedavilerin yanı dizi, bromocriptin adlı bir ilaç kullanılır. Bromocriptin bazı hormonlarda çok artışı engeller. yine de hipofiz tümörlerinin tedavisinde ilk seçilecek olan metod ilaç tedavisi değildir.


Ameliyat olası değilse, radyasyon tedavisi de bazı hastalarda kullanılabilir. bütün bu tedavi tiplerinin beraber kullanılması da tümörün tekrarlama olasılığını azaltmak üzere, oldukça yaygındır.

Kaynak: Hipofiz bezi tömörleri






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/hipofiz-bezi-tumorleri/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Bel fıtığı nedir?

belfıtığı


Bel bölgesindeki omurilikten sağlı ve sollu olarak çıkan sinir kökleri bacaklarımızın ve genital organlarımızın devinim ve duyusunu sağlıyor .Beş omur ve omurlar arası diskler ile birlikte sakrum (sağrı kemiği) üzerinde yerleşen bel bölgesi, omurganın boyundan sonraki en hareketli bölgesidir. Beldeki hareketin büyük çoğunluğunu 4. ve 5. bel omurları ile 5. bel omuru ile sakrum kemiği arasındaki eklemler oluşturur.


Omurlar arasındaki diskler içi jelatinimsi kıvamlı bir sıvı dış kısmı ise fibrotik bantlardan oluşan liflerden oluşur. Tekrarlayan hareketler, çok aşırı zorlanmalar, duruş bozuklukları, ve uygun olmayan hallerde yapılan fiziksel aktiviteler dış kısımdaki anulus fibrozis ismi verilen kuşakta yırtılmalara yol açar, yırtılma anulusun iç liflerinden başlayarak dışarıya doğru uzanır. Bunun sonucunda jelatinöz sıvı madde dışarıya doğru fıtıklaşır ve o bölgedeki bağları zorlar etraftaki dokulara baskı yapar. Hastalık daha da ilerleyince bacağa giden siyatik sinirini sıkıştırır, daha çok aşırı genç ve orta yaşlarda görülmektedir. ileri yaşlarda ise bel kireçlenmesi ile beraber görülmektedir.


Kaynak: Bel fıtığı nedir?






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/bel-fitigi-nedir/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

23 Mart 2015 Pazartesi

Beyin Ödemleri

Beyin ödemleri


Beyin ödemi bir hastalık değil, göze çarpan sayıda sinirsel ya da genel hastalığa karşı sinir dokusunun geliştirdiği bir tepkidir. Hidrosefali veya beyin damarlarının genişlemesi bu gibi kafaiçi basınç artışı nedenlerinden farklı mekanizmalı bir beyin şişmesi söz meselesidir. Burada sıvıyla şişen, beyin dokusudur.


NEDENLER


çok çeşitlidirler. Her şeyden öncelikle, kafa travmalarında ödem, ezik yerlerin çevresinde yerleşmiş yada iyice genelleşmiş olabilmektedir. öte yandan, birincil ve ya ikincil beyin urlarına da her zaman ödem eşlik eder. bununla birlikte talyumun ve kalay türevlerinin yol açtığı bazı zehirlenmelerde, beyin iltihaplarında ve havalede, beyin ödemi görülür.


teşhis

Klinik belirtiler


Nedeni ne olursa olsun, ödemin yol açtığı bozukluklar, kafaiçi basınç artışı belirtilerine uyar. Bu belirtiler şunlardır:

— sabahları ortaya çıkan baş ağrıları (kafanın ön ve geri taraflarından gelen derin ve şiddetli ağrılar);

— kusmalar (basit ve şiddetli);

— kafa dönmeleri, yürüme sırasında dengesizlik, gözün hareket ettirici sinirlerinde felç (özellikle yakınsak şaşılık);

— hafif derecede bir zihin karışıklığından, ciddi bir komaya varabilen bozukluklar.

bütün bunların sonucunda, beyin ödemlerinin tedavilerinin erken devirde ve hiç vakit geçirmeden yapılması gerektiği ortaya menfaat. fakat, ödemin kendisine bağlı sinirsel belirtilerle, ödemin nedenine (sözgelimi bir ur) bağlı belirtileri ayırt etmek oldukça zordur. Bu nedenle, teşhisin kesinleşebilmesi için, tamamlayıcı muayenelere ve bir tecrübe niteliği taşıyacak tedavi yöntemlerine başvurmak gerekir.


beyin (2)


Tamamlayıcı muayeneler


Göz dibi muayenesinde, süreci doğrulayan bir ödem görülmekte.

Beyin elektrosunda, genelleşmiş yada bir odaktan yayılan dalgalar ortaya çıkarılır.

Atardamar filmi, özellikle urları gösterdiği için, nedenin tanısı açısından önemlidir.

Hastalık epey bir hızlı evrim gösterir ve erken tedavinin yapılmadığı pozisyonlarda, şakak ve beyincik oluşumlarının fıtıklaşmasına yolaçar. Ense sertleşir, derin bir koma görülmekte. Bu arada ortayaçıkan özerk sinir sistemi bozuklukları, hastayı çok aşırı kısa sürede ölüme götürür.


AYıRıCı tanı


Beyin ödeminin mahalli ‘(bir ur çevresinde) yada yaygın (zehirlenmeler benzeri) olduğunu görmüştük. Bu ödeme özgü belirtiler, asıl etkenin yol açtığı bozukluklardan aşırı kuvvet ayırt edilebilirler. ayrıca, kafaiçi basınç artışının belirtileri, urun beyin omurilik sıvısının akış yollarını sıkıştırması ve ya damar genişlemesi (komaya girmiş bir hastada ortaya çıkan metabolizma veya solunum bozukluklarının sonucudur) gibi diğer bir mekanizmanın da sonucu olabilirler.

O durumda, beyin ödemi tanısı bilhassa, yerleşme biçimine, nedeni olabilecek hastalık yapıcı süreçlerin sıklığına bakılarak konulacaktır. tanı tamamlayıcı muayenelerle doğrulandıktan sonra, ödeme karşı özgül tedavi uygulanır.


TEDAVi


Tedavi, özerk sinir sistemi bozuklukları sebebiyle ortaya çıkan düzensizliklerin giderilmesi amacıyla yürek solunum işlevlerinin yeniden canlandırılmasına dayanır. Atardamar basıncı yüksekliğiyle elden geldiğince temkinli savaşılmalı, sidik söktürücü ilaçlar ve kortizon tedavisiyle ödem azaltılmaya çalışılmalıdır.


Kaynak: Sağlık ortamı






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/beyin-odemleri/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Kronik yorgunluk sendromu

Kronik yorgunluk


Kronik zahmet sendromu çok yaygın bir sağlık sıkıntısı olmasa da bir aşırı kişiyi etkilemektedir. Hastalık, henüz çok iyi tanınmayan, bu sebeple de çoğu defa tanısı konulamamıştır ve gözden kaçmaktadır.Bazı belirtileri, kısa süreli bellekte ya da konsantrasyonda önemli bozulma, boğaz ağrısı, kafa ağrısı, uyuklama, şişkinlik, göğüs ağrısı, kronik öksürük, diare, sersemlik, ağız ve göz kuruluğu, kulak ağrısı, çarpıntı, çene ağrısı, sabah katılığı, bulantı, gece terlemesi, psikolojik problemler (depresyon, sinirlilik, anksiyete, panik atak), nefes darlığı, deri duyarlılığı, karıncalanma hissi ve kilo kaybı bu gibi semptomların varlığı da anlatım edilir.Hastalık, yaklaşık yüzde 70 oranında kadınları ve özellikle de 30-50 yaş grubunu etkisi altına almaktadır. Kronik zahmet sendromu yaşam kalitesini menfi yönde etkiliyor.


10-sabah-mahmurlugu


Bu sendromun etkisi altında kalan bireyler, mühim bir işgücü kaybına uğruyor.Kronik yorulmak sendromu tedavisi önce kendi elimizdedir. Bunun için, öncelikle stresi kontrol etmeyi bilmeliyiz. herkezin bir stres eşiği olmaktadır ve bu eşiği aşmamak gerekir. Düzenli hayat tarzı, hafif fiziksel egzersizler, sağlıklı beslenmek ve ideal kiloyu korumak da kronik yorgunluk sendromu ve bu gibi rahatsızlıklardan korunmak için uygulanması gereken esas kurallardır.Mümkünse meslek yoğunluğunu azaltmak, sorumlulukları paylaşmak ya da kısa süreli iş ortamından uzaklaşmak faydalı olabilmekte.


Kaynak: kronik yorgunluk sendromu






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/kronik-yorgunluk-sendromu/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Migren Günlüğü ilaç kadar etkili

Migren günlüğü ilaç kadar etkili


zastrzyk_na_migrene_01


Nedeniyse kişiye göre değişen migren tetikleyici etkenlerin bilinmesi ve buna karşı önlem alınması ağrı sıklığı ile şiddetini azaltmada ilaç kadar etkili olabiliyor.


Migreni tetikleyen faktörlerin iyi tanınması ağrı sıklığı ile şiddetini azaltmada en etkili yöntemlerden birisi. lakin her migren hastasının ağrıyı tetikleyen faktörleri farklı olabiliyor.


Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Geysu Karlıkaya, bu nedenle migren hastalarının ne yiyip ne içtiklerini not düştükleri “migren günlüğü” tutmaları ve ağrıdan önceki 1-2 gün süresince stres, koku, alkol ve ya kafein benzeri tetikleyici faktörlere maruz kalıp kalmadıklarını not etmeleri gerektiğine dikkat çekiyor. sebebiyse migreni tetikleyen faktörlerini iyi bilen ve onları engellemeye yönelik tedbirler sektör migren hastalarının ilaç kullanılmadan ağrıların sıklığı ile şiddetini azaltmaları olası olabiliyor.


MiGRENLE iLGiLi HER şEY


‘AğRı GüNLüğü’ TEDAViYE fer TUTUYOR!


Migren teşhisi için önce hastanın yakınmaları detaylı şekilde dinleniyor. Hastanın ağrı nitelikleri meselesi için yeterli bilgi edinildikten sonra fizik ve nörolojik muayene bulgularına göre ileri tetkiklere gerek duyulup duyulmadığına karar veriliyor.


Bazı hastalarda kan tahlilleri yada beyin tomografisi ve ya manyetik rezonans görüntüleme benzeri görüntüleme incelemelerinden faydalanılıyor. Ardından hastadan migren günlüğü tutması isteniyor. Bu günlükte ağrının sıklığı, süresi, yeri, karakteri (zonklayıcı, yanıcı, batıcı vs), ağrıyı arttıran ve azaltan faktörler ile uygulanan ilaçlar yer almaktadır. günlük takipler tedaviyi düzenleme açısından ciddi bulunduğu bu gibi, hastanın da kendi ağrısını daha iyi tanımasına destekçi olmakta. Bu biçimde daha sonra ortaya çıkan farklı baş ağrıları daha iyi ayırt edebiliyor.


MiGRENi NELER TETiKLiYOR?


Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Geysu Karlıkaya, migreni tetikleyen faktörleri şöyle sıralıyor:


STRES: en çok isimlendirilen migren tetikleyicilerinden birtanesini oluşturuyor. Yapılan farklı çalışmalarda, yüzde 60-80 benzeri yüksek bir oranda migren tetikleyicisi olarak tanımlanıyor ve en sık migren tetikleyicisi şekilde yerini koruyor.


KAFEiN/NiKOTiN FAZLALığı: çok kafein ve nikotin tüketimi migren ağrısını tetikleyebiliyor. fakat bunun tersi de olabiliyor. örneğin her gün belirgin bir miktarda kafein piyasa bir şahıs aniden düzenli kafein alımını durdurursa ağrılar aynı şekilde tetiklenebiliyor.


KOKULAR: Bazı parfümler, sigara, tiner ve ya boya kokusu migren tetikleyicisi olabiliyor.


UYKU DüZENiNDE DEğişiKLiKLER: Hem uykusuzluk hem de fazla uyumak migreni tetikleyebiliyor. Geç yatılan bir gecenin sabahında ağrı olabileceği bunun gibi, hafta içi her gün belli bir saatte uyanan şahıs, hafta sonu 1-2 saat fazla uyuduğunda migren tipi kafa ağrısıyla uyanabiliyor.


HORMONLAR: en çok isimlendirilen migren tetikleyicilerinden birisi de, adet dönemi. adet başlamadan 1-2 gün evvela, tane ortasında ve ya adet sonlandıktan 1-2 gün sonra ağrı ortaya çıkabiliyor. Ağrı özellikle kandaki östrojen seviyesindeki ani azalmalar ile tetikleniyor. Bazı migrenlilerde ağrılar sırf tane döneminde ortaya çıkıyor.


PARLAK ışıKLAR VE YüKSEK SES: Parlak ışıklar ve yüksek ses migren ağrısını tetikleyebiliyor. bununla beraber migren ağrısı sırasında parlak ışıklara ve yüksek seslere karşı duyarlılık ortaya çıkıyor.


besin VE içECEKLER: Kuruyemiş, turşu, kurutulmuş meyveler, sosis vb. et ürünlerinde bulunan sodyum nitrat, eski peynirlerde bulunan tiramin, soya ve hazır çorbalar migreni tetikleyebiliyor. Bu besinlerin bütün migren hastalarına yasaklanmasına ise gerek bulunmamakta. sırf ağrıları bunlarla tetiklendiği net şekilde gösterilen insanların ilgili besinlerden kaçınmaları öneriliyor. Daha önceleri çikolatanın da bir oluşturucu bulunduğu düşünülüyordu, ancak son yapılan çalışmalarda böyle bir münasebet kanıtlanamadı.


ALKOL: Alkol en iyi bilinen tetikleyicilerden bir tanesi. kırmızı şarap ise migreni tetiklediği en net bilinen içecek.


HAVA DEğişiKLiKLERi: Hava basıncında, ısısında yahut rutubet oranında ani değişiklikler migreni tetikleyebiliyor. Migren hastaları özellikle havanın lodoslu olduğu senelerde ağrı sıklığında artış tanım ediyor.


ani VE çok FiZiKSEL AKTiViTE: birden ve yoğun fiziksel aktivite migreni tetikleyebiliyor.sebebi ise birden ve hazırlıksız akitivite ile vücudun oksijen ihtiyacı hızla ve net olmayan mekanizmalar sonucunda migreni tetikleyebiliyor.


SPOR: Fiziksel aktivite konusu için da düzen önemli. Daha önce hiç yapılmamış bir fiziksel aktiviteye başlarken vücudun yavaş yavaş hazırlanması gerekiyor. aşırı zorlamalarla tetiklenebilen migren ağrısını, aktivite öncesi 10 dakikalık bir ısınma süresi, yavaş yavaş arttırılan bir egzersiz programı ve spor esnasında yeterli sıvı alımı ile engellemek mümkün olabiliyor.


iLAçLAR: Doğum kontrol hapları ve ya damar genişletici özelliğe sahip ilaçlar, migren hastalarında ağrıya sebep olabiliyor.


Kaynak: Migren günlüğü ilaç kadar etkili






Bize danışın http://www.hastalikdanis.com/migren-gunlugu-ilac-kadar-etkili/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Baş dönmesi (Vertigo)

Vertigo nedir?


bas-agrisi-ceken-kadin


Baş dönmesi ve boşluktaki yönelim değişikliği hissinden kaynaklanan nörolojik şikayete vertigo denir. Hareket halüsinasyonu olarak da betimlenebilen vertigo, tipik olarak dönme ve rotasyon şeklinde oluşur. Tüm hasta guruplarında sıkça görülebilir ve erkeklere oranla kadınlarda daha sık gözlenir. Vertigonun toplumda görülme sıklığı yaşla artmaktadır.

A) Benign Paroksismal Pozisyonel Vertigo (BPPV): Baş dönmesinin en sık sebeplerindendir. İç kulağın posterior semisirkuler kanalın uzun koluna, serbestçe hareket eden kalsiyum karbonat kristallerinin girmesi sonucu ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Kanal, pozisyonel değişikliklere aşırı duyarlı hale gelir ve pozisyon değişikliği vertigo ile sonuçlanır. Kafa travmasının sık bir sekelidir.


BPPV’nin başlangıcı anidir ve birkaç dakika sürer ancak tekrarlayabilir. Yatakta dönme veya başı arkaya çevirme gibi başın belirli pozisyonlarını hemen takiben görülen vertigo atakları görülür.


B) Meniere Hastalığı: İç kulağın, sıvı birikimine bağlı (sıvı miktarında artış), vertigo ile sonuçlanan bir hastalığıdır. Dalgalanan işitme seviyeleri (özellikle de düşük frekanslarda) ile birlikte vertigo atakları oluşur. Hastalık ilerledikçe kalıcı sağırlık ve kulak çınlaması (çınlama, vızıltı, uğultu, ıslık) gelişebilir, her atak ile sağırlık daha da kötüleşir. Kulakta dolgunluk, bulantı ve kusma, ani düşmeler görülebilir. Ataklar tekrarlama eğiliminde olsa da tedavi altında birkaç yıl içinde kararlı hale gelir ve tamamen kaybolabilir.


C) Vestibüler Nörit (Akut Periferal Vestibülopati): Şiddetli bir şekilde birkaç gün süren ve daha düşük şiddette haftalarca devam edebilen, uzamış tek vertigo atağı şeklindedir. Bir ailede birkaç üyeyi etkileyebilir ve çoğunlukla baharda ve yazın erken dönemlerinde görülür.


D) Serebellar Vertigo: Serebellumun, dengesizlik ve baş dönmesi ile sonuçlanan inmesidir (inme şeklinde vertigo.) Ani başlangıçlı baş dönmesi, yürüyüş bozukluğu, mesafe yargısında bozulma, baş ağrısı, bulantı ve kusma görülür. Beyin sapında kompresyon gelişirse akli durumda hızla kötüleşme görülebilir, bu kompresyona bağlı ölüm gelişebilir.


E) Vertigonun Diğer Sebepleri:


1) Migren: Migren hastalarının yaklaşık %25’inde vertigo görülmektedir. Vertigo atakları, baş ağrısı öncesinde veya sırasında ya da bundan bağımsız olarak ortaya çıkar.


2) Vertebrobaziller Yetmezlik: Herhangi bir tetikleyici etken olmadan aniden başlar, birkaç dakika sürer ve yine aniden sona erer. Görme kaybı, çift görme, konuşma bozukluğu, güçsüzlük veya hissizlik gibi eşlik eden bulgular vardır.


3) Serebellopontin Köşe Tümörleri: Genellikle hafif baş dönmesi ve belirsiz bir dengesizlik hissine sebep olur. Tümör, beyin sapı veya serebelluma bası yapacak derecede büyümediği sürece hastalık ilerleme göstermez.


E) “Sersemlik Hissi” (Dizziness): Tüm nörolojik şikayetlerin en sık olanıdır ve sıklığı yaş ile artar. Bu terimin nasıl betimlendiği tespit edilmelidir. Genellikle sersemlik, baş dönmesi, zayıflık ya da bayılacakmış hissi anlamında kullanıldığı görülmektedir. Hasta tarafından vertigo veya dönme hissinin illüzyonlarından farklı olarak sallanma hissine benzetilmektedir. Oturur veya yatar pozisyondan hızla kalkma sonucu sallanır tarzda sersemlik ve gözde lekeler belirebilir. Hasta, hareketsizliğini sağladığı zaman içinde bulgular azalır.


Kaynak: Vertigo nedir?






Hastalığınızı bize danışın http://www.hastalikdanis.com/bas-donmesi-vertigo/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Epilepsi nedir?

Epilepsi, halk arasındaki adıyla sara, yineleyen nöbetler ile karakterize ve sık şekilde geçici şuur kayıplarına sebep olan bir şeydir. lakin bu geçici ve şuur kaybı her zaman oluşmaz.


yaslanmayi-durduran-haplar-hangi-0

Nöbetler aşırı değişik biçimde ortaya çıkabilirler. Bazı nöbetlerden evvela bir koku hissi bu gibi olağandışı bir algılama yaşanırken, bazı nöbetlerde kişi yere düşebilir yahut ağzı köpürebilir. bazen de boşluk nöbetleri denilen bireyin gözlerini bir noktaya dikmesi ve donuklaşması bu gibi durumlar ortaya çıkar.

Epilepsi neden Oluşur?

Cerrahi Beyin ameliyatlarından sonraki çağda nöbetleri önlemek amacı ile sık şekilde antiepileptik ilaçlar kullanılır.


iskemik Lezyonlar


Beyne giden kan akımı azaldığında (iskemi) beyin dokusundaki gıda maddeleri ve oksijen azalır. Bu da iskeminin sebep bulunduğu hücre hasarına yol açar ve epileptik nöbet oluşur.

Konjenital Malformasyonlar

(Doğuştan olan bozukluklar)

Bazı beyin lezyonları(Değişim belli eden doku bölgesi)

doğum sırasında oluşabilir.

Febril Konvülziyonlar

(Ateşe bağlı istem dışı şiddetli kasılmalar)

Febril konvülziyonun tek nedeni yüksek ateştir. Her 1000 çocuktan 19 ile 36\`sında en az bir kez yüksek ateş sebebi ile konvülziyon geliştiği tahmin edilmekte.

Enfeksiyon


Sistemik (bütün vücudu etkileyen) yada şiddetli enfeksiyonlar yüksek ateşe ve dolayısıyla febril konvülziyonlara sebep olabilirler.

Tiroid HastalıklarıTiroid bezi vücuttaki sıvı dengesinin kontrolünde mühim bir rol oynar. Sıvı dengesi ise epilepsi eğilimini belirleyen bir etkendir. çoğunlukla tiroid sorununun tedavi edilmesi epilepsinin düzelmesi için yeterli olacaktır.

Beslenme

Bazı insanda epilepsinin nedeni şekilde B6 vitaminin eksikliği saptanmıştır.


Kaynak: Epilepsi nedir?






Hastalığınızı bize danışın http://www.hastalikdanis.com/epilepsi-nedir/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Epilepsi hastalığına bitkisel çözüm

Epilepsi hastalığına ne iyi gelir, epilepsi hastalığı nasıl geçer, epilepsi için şifalı bitkiler, bitkisel epilepsi tedavisi, epilepsi için doğal bitkisel kür tarifi, epilepsiye ne iyi gelir gibi sorularınıza yanıt bulacaksınız.


EEG11


Hastalıklar ve rahatsızlıklar için doğal tedavi yöntemleri ve bitkisel çözümler vermeye devam ediyoruz. Sizde epilepsi hastalığı nasıl geçer ya da epilepsi hastalığına ne iyi gelir diye artık düşünmenize gerek yok. Tamamen şifalı bitkilerle ve kürlerle bu sorununuzun tedavisine kesin çözüm sağlayabiliceksiniz. Ayrıca rahatsızlığınıza iyi gelen bitkileri öğrenerek daha sağlıklı bir tedavi yöntemi uygulayabiliceksiniz.


Epilepsi diğer adıyla sara hastalığı beyin hücrelerinde kontrol edilemeyecek şekilde, ani, aşırı ve anormal deşarjlar sebebiyle ortaya çıkan ve beyin yollarını tıkayan bir rahatsızlıktır.


Epilepsi-Sara sıvısı balgamdan meydana gelmektedir. Balgam sebebiyle ortaya çıkan sara hastalığında, ağızda köpüklenme oluşur, ve hastanın yüzü sararır. Bitkisel yollarla tedavi uzmanı Ahmet Maranki epilepsi sara hastalığının tedavisi için şu önerilerde bulundu.


•Çınar ağacının kabuğu kaynatılarak, bal ile tatlandırmak suretiyle içilebilir.

•Kantaron çiçeği bal ile karıştırılıp macun haline getirilerek yendiği zaman sara köpüğüne iyi gelir.

•Mavi çarkıfelek otu kaynatılarak, bal ile tatlandırmak suretiyle içilebilir.






Hastalığınızı bize danışın http://www.hastalikdanis.com/epilepsi-hastaligina-bitkisel-cozum/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Ruh sağlığı merkezleri geliyor

Ruh sağlı merkezleri için geri sayım


{sağlık|sıhhat} Bakanlığı 2012 yılında ruh sağlığına yönelik hizmetlere ağırlık verecek. Bakan Recep Akdağ, {türkiye|ülkemiz|memleketimiz}’de yaklaşık 200-300 bin {kişiye|insana} {toplum|cemiyet} temelli ruh sağlığı merkezi kurulacağını söyledi


happy-lady1


{sağlık|sıhhat} Bakanı Recep Akdağ, 2012 yılı için belirledikleri hedefleri açıkladı. Bakan Akdağ’ın verdiği bilgilere göre, yeniliklerin başında, daha {etkin|etken} bir aile hekimliği uygulaması {mevcut|var}.


Akdağ, “Aile hekimliği etkinliğini artırmak için {özellikle|bilhassa} hamileler ve {çocuklar|küçükler|minikler} başta olmak üzere {toplum|cemiyet} sağlığı için ebelerle hizmet veriyoruz. Ebelerin kırsalda çocuk ve hamilelere ulaşmaları için sistemi geliştiriyoruz” dedi.


{ayrıca|bununla birlikte|bununla beraber} bakanlık, 2012’de ruh sağlığına yönelik hizmetlere de ağırlık vermeye {hazırlanır|hazırlanıyor|hazırlanmaktadır}.


Ruh sağlığı merkezlerinin kurulacağını belirten Recep Akdağ, ”{toplum|cemiyet} temelli ruh sağlığı modelini benimsemiş durumdayız. 2012’de Türkiye’de yaklaşık 200- 300 bin {kişiye|insana} {toplum|cemiyet} temelli ruh sağlığı merkezi kuracağız” açıklamasını yaptı.


PASTA-ÇÖREK YERiNE SEBZE-MEYVE


Obezite ile mücadele ise gündemdeki bir {diğer|öteki|başka} {önemli|mühim|ciddi} başlık. Bakan Akdağ’ın giderek artan obezite ile mücadele {hakkında|ile ilgili|ile alakalı} düşünceleri ise şöyle:


“şişmanlıkla ilgili {aşırı|çok|çok fazla|çok aşırı} büyük bir {eylem|fiil} programımız {mevcut|var}. çalışmalarımızı 2012’de {aşırı|çok|çok fazla|çok aşırı} {önemli|mühim|ciddi} medya kampanyaları ile vatandaşımızda farkındalığı artırarak yürüteceğiz. Kadınlarımız {sık|yoğun|çok} {sık|yoğun|çok} gün yapıyorlar, bu toplantılarda pasta-çörek yerine ne {süre|zaman} sebze-meyve ikram edersek, o z aman büyük ilerleme katemişiz {demektir|anlamına gelir|anlamına geliyor|manasına gelir|manasına gelmektedir}.”


Kaynak: Ruh sağlığı merkezleri geliyor






Hastalığınızı bize danışın http://www.hastalikdanis.com/ruh-sagligi-merkezleri-geliyor/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Depresyon ve bitkisel kür hakkında

Depresyona bitkisel çözüm


Depresyon; evet gerçekten de nedir depresyon? bundan sonra herkes “Depresyondayım” diyor. gerçekte depresyon, temel belirtileri isteksizlik, hayattan haz alamamak, içinden hiçbir şey gelmemek olan bir hastalık halidir. Hastalığın üzerine basarak söylemek gerekirse, bir beyin bozukluğudur. Beyinin ön sahalarında, alın ve şakak bölgelerinde ortaya çıkan bir hastalıktır.+


kis_depresyonu_4


Depresif bozukluk hem vücudu, hem düşünceleri, hem de duygu durumunu (mood) etkileyebilir. insanın yemek yemesinden uyumasına, fiziksel dayanıklılığından sağlıklı düşünce üretebilmesine kadar her şeyini bozabilir. Depresyon, muhakkak “geçici üzüntü” ile aynı şey değildir. kimi zaman kendimizi dibe vurmuş bunun gibi hissedebiliriz, bu her zaman depresyonda olduğumuz anlamına gelmez. Depresyonda olan kişiler, çıkarlarını sırf yaşamın akışına bırakarak iyileşemeyebilirler. ‘Kendi kendine iyileşme’ depresyon geçiren hastaların yarısında mümkün. ancak tedavi olunmadığında belirtiler (semptomlar) haftalarca, aylarca, hatta yıllarca sürebilir. oysa müsait tedavi, depresyondaki oldukça çok insana yardımcı olabilmektedir.


Depresyonda şiddetli üzüntü yahut umutsuzluk hissi bulunmaktadır ve en az iki hafta sürer. bireyin çalışmak, yemek yemek, uyumak bu gibi günlük yaşam etkinlikleri bozulur. Depresif kişiler ümitsiz olmaya ve kimseden yardım göremeyeceklerine inanmaya eğilimlidirler. Böyle hissettikleri için de kendilerini suçlarlar. Sosyal etkinliklere katılmaktan kaçınır, aile ve arkadaşlarından uzaklaşırlar. Hatta bazen zaman ölümü ya da intiharı düşünebilirler.


Kaynak: Depresyon ve bitkisel kür






Hastalığınızı bize danışın http://www.hastalikdanis.com/depresyon-ve-bitkisel-kur-hakkinda/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler

Nefrit – Glomerulonefrit

Böbreğin {esas|temel} fonksiyonlarından {bir tanesi|birisi|biri} idrar üretmektir. Her 2 böbrekte idrar üretimine yol açan yaklaşık 2 milyon küçük ünite (nefron) {vardır|olmaktadır|bulunur|bulunmaktadır}. Bir nefron {esas|temel} {olarak|şekilde} 2 kısımdan oluşur.


1bobrek_4


1. Böbreğe gelen kanın süzüldüğü filtre (glomerül)

2. Süzülen kanın idrara dönüştüğü uzun, yer yer kıvrımlı borular


(tübül)


Böbreğin iltihabi hastalıkları nefrit {olarak|şekilde} isimlendirilir. Nefrit nedenleri ikiye ayrılır:


1. Mikrobik olmayan nefritler: Böbreğin mikrobik olmayan iltihabi hastalıkları ikiye ayrılır.


Glomerülonefrit

Tübüler nefrit (Tübülointerstisiyel nefrit)

2. Mikrobik nefritler (piyelonefrit): Piyelonefritin {diğer|öteki|başka} bir {adı|ismi} de üst idrar yolu infeksiyonudur.


Glomerülonefrit: Nefronda ağırlıklı {olarak|şekilde} glomerülde {apse|iltihap} {vardır|olmaktadır|bulunur|bulunmaktadır}. {türkiye|ülkemiz|memleketimiz}’de kronik böbrek yetmezliğinin birinci nedeni glomerülonefrittir. Belirti ve bulgular glomerülonefritin tipine göre değişir. Hastanın muayene edilmesi, kanda üre ve kreatinin bakılması ve {basit|kolay|pratik} idrar incelemesi ile glomerülonefrit tanısını koymak {çoğunlukla|ekseriyetle|genellikle|genelde|genel olarak|çoğunlukla|çoğunlukta} {aşırı|çok|çok fazla|çok aşırı} kolaydır. Muayenede glomülonefrit bulguları


el, ayak ve göz kapaklarında şişme, idrar renginde koyulaşma ( idrar çay rengini alabilir ) ve yüksek tansiyondur. idrar incelemesinde kanama ( hematüri ) ve protein kaybı (proteinüri) glomerülonefrit lehine bulgulardır. Glomerülonefrit tanısında asıl zorluk glomerülonefrite yol açan hastalığın saptanmasıdır. Glomerülonefrite yol açan {neden|sebep} {çoğunlukla|ekseriyetle|genellikle|genelde|genel olarak|çoğunlukla|çoğunlukta} saptanamaz. Glomerülonefritin tipini anlamak için böbrek biyopsisi yapılmalıdır, yani böbrekten mikroskopik inceleme için parça alınmalıdır. {birçok|çok sayıda|oldukça çok} hastanın böbrek biyopsisi denince aklına kanser gelmektedir {ancak|fakat|lakin} böbrek biyopsisinin amacı kanser aramak değil glomerülonefritin tipini anlamaktır.

Glomerülonefritler ne tür sorunlara yol açar?

Pratikte glomerülonefritler 5 {şekilde|biçimde} karşımıza {menfaat|çıkar}. Hastanın {hiçbir|hiç bir} şikayeti olmayabileceği {gibi|benzeri|bunun gibi|bu gibi} ileri böbrek yetmezliği de {olabilir|olabilmekte|olabilmektedir}.


1. idrar incelemesinde anormallikler: Hastada {hiçbir|hiç bir} belirti ve bulgu {yoktur|yok|bulunmaz|bulunmamakta|bulunmamaktadır}. {diğer|öteki|başka} bir nedenle doktora giden hastaya yapılan idrar incelemesinde kanama {yada|ya da|ve ya|veya|yahut} protein kaybı saptanır.


2. Nefrotik sendrom: idrarla günde {üç|3} – {üç|3}.5 gramdan {fazla|çok} protein kaybı {vardır|olmaktadır|bulunur|bulunmaktadır}. Hastanın el, ayak, {sima|yüz} ve {diğer|öteki|başka} bölgelerinde üzerine basınca iz bırakan şişlikler {vardır|olmaktadır|bulunur|bulunmaktadır}. {ayrıca|bununla birlikte|bununla beraber} kanda albümin seviyesi düşer, kolesterol düzeyi artar.


{üç|3}. {birden|ani} başlayan glomerülonefrit: Bu hastalarda ön plandaki sorunlar idrarda kanama, yüksek tansiyon ve vücutta sıvı birikmesidir. çocuklarda streptokok infeksiyonlarını takiben gelişen nefritlerin çoğu bu gruba girer.


4. Kronik (müzmin, uzun süreli) glomerülonefrit: Bu hastalarda idrarla kanama, protein kaybı, yüksek tansiyon ve şişlik {vardır|olmaktadır|bulunur|bulunmaktadır}, hastalık uzun sürelidir.


5. Hızlı ilerleyen nefrit: Kısa {sürede|zamanda} böbrek yetmezliği gelişir ve hasta diyaliz tedavisine {ihtiyaç|gereksinim} duyar. Tedavi

Her hastada farklıdır. Böbrek biyopsisinin sonucu ve hastada {mevcut|var} olan sorunlara göre tedavi planlanır. {sadece|yalnızca|sırf} çocuklarda, {şayet|eğer} nefrotik sendrom {mevcut|var} ise {evvela|önce|öncelikle} tedavi verilip, daha sonra gerekirse böbrek biyopsisi yapılabilir. Glomerülonefrit tedavisi {muhakkak|kesinlikle|tam olarak} {uzman|deneyimli|profesyonel} {doktor|hekim}, tercihen nefroloji uzmanı denetiminde olmalıdır. Tedavide başarısızlık kalıcı böbrek yetmezliğine yol açabilir ve hasta {sürekli|devamlı} diyaliz tedavisine {ihtiyaç|gereksinim} duyabilir.


Kaynak: Nefrit






Hastalığınızı bize danışın http://www.hastalikdanis.com/nefrit-glomerulonefrit/

Hastalıklarla ilgili soru cevap, Sifali Bitkiler, Bitkisel Ürünler